Yalnız tren yürümeye başladığı zaman babasının gözlerindeki dilsiz ve ümitsiz elemden biraz rikkate gelir gibi oldu. Vagonun penceresinden eğilerek:
Üzülme baba, dedi. Pek darda kalırsan bana gelirsin... Sana kendi evladım gibi bakarım.
Ağacın yapraklarından biri böylece kopup gitmiş oluyordu.