1000Kitap
1000Kitap

Zenginler ve İktisat Bilimi

Zenginler ve İktisat Bilimi
İşte finansiyerin demokrasi tarafından dizgine alınmamak için ihtiyaç duyduğu şey de, halkın kafasını çalıştırmadan, nedenini niçini düşünmeden duyduğu bu saygıdır. Halkın fikirlerini istediği gibi değiştirmek bakımından finansiyerin, hiç şüphesiz daha başka bir sürü üstünlüğü vardır. Bir kere finansiyer son derece zengin olduğundan vakıf üniversiteler kurarak, akademik fikirlerin en etkili bölümünü kendi hizmetine almayı sağlayabilir. Finansiyer, zenginler devletinin başında olduğundan, siyasal düşüncelerine Komünizm korkusu egemen olanların tümünün doğal önderidir. İktisadi iktidarı elinde tuttuğundan, bütün gruplara dilediği gibi zenginlik ya da yoksulluk dağıtabilir. Ne var ki, ben, kör inançların yardımı olmaksızın bu silahlardan herhangi birinin tek başına yetebileceğinden şüphe ederim. İktisat bilimi kadın, erkek herkes için büyük önem taşıdığı halde bu konunun okullarda hemen hemen hiç öğretilmemesi, hattâ üniversitelerde de sadece bir azınlık tarafından öğrenilmesi dikkate değer bir olgudur. Ayrıca, üniversitelerde bu konuyu öğrenen azınlık da, öğrendiğini, siyasal çıkar söz konusu olmadığı takdirde öğrenmesi gerektiği gibi değil, siyasal çıkarlarının gerektirdiği biçimde öğrenmektedir. İktisat bilimini plütokrasiden yana taraf tutmadan öğreten bir kaç kurum vardır, ama bunlar çok azdır; bir kural olarak, konu, iktisadi statükonun yüceltilmesini sağlayacak biçimde öğretilir. Bana öyle geliyor ki, bütün bunlar, kör inançların ve esrarengizliğin mali iktidarı ellerinde tutanların işine yaradığı olgusuyla bağlıdır.
Sayfa 69-70