Başkalarının bildiğini sandığın şeyi görmezden gelirsen, başkalarının bilmediğin şeyleri bildiğini sanırsın.
Sayfa 150 - İş Kültür
Kuşku kalbin değil, kavrayışın kusurudur. En yiğit yüreklerde bile kendisine bir yer bulur.
Sayfa 147 - İş Kültür
Reklam
Büyük toplum, büyük yalnızlık.
Sayfa 118 - İş Kültür
Her kalabalığa toplum denmemeli, insanların yüzleri bir resim galerisinden öte bir anlam taşımayabilir, keza konuşmalar da bir zilin çınlamasından farksız olabilir...
Sayfa 117 - İş Kültür
inanç görüntüsüne sahipler ancak onun erdemini reddediyorlar...
Sayfa 115 - İş Kültür
Engels’e göre, “ Doğa, insanlık tarihi ya da kendi zihinsel faaliyetimiz üzerine düşünürken karşımıza çıkan ilk tablo, sonu olmayan bir ilişkiler ve etkileşimler labirentidir; burada hiçbir şey eskiden olduğu gibi ve eskiden olduğu yerde kalmaz; her şey hareket eder, değişir, vücuda gelir ve yok olup gider.”9 Engels’e göre diyalektik anlayış Antik Yunan’ın kimi filozoflarında zaten vardı, ancak ayrıntılar düzgün bir şekilde anlaşılamadığı için resmin geneli belirsizliğini koruyordu. Ayrıntılara ulaşabilmek için ise süreçler, diğer unsurlardan yalıtılarak incelenmeliydi; bağlantılar, yapay parçalara bölünmeli ve bu parçalar da sınıfların içine yerleştirilmeliydi. Bu iş Antik Yunanlılar tarafından başlatıldı ve kimi gecikmelerle de olsa 19. yüzyıla kadar devam ettirildi. “Ne yazık ki”, demektedir Engels “bu araştırma yöntemi bize (…) doğal nesneleri ve doğal süreçleri yalıtık halde; şeylerin engin ara bağlantılarının bütününden kopuk gözlemleme alışkanlığını da bıraktı.”10 Bacon ve Locke, bu sınırlayıcı bakış açısını doğa bilimlerinden felsefeye taşıyan oyunun kötü adamları olarak anılırlar.
Reklam
1.000 öğeden 31 ile 40 arasındakiler gösteriliyor.