Artık; dürüst ,adalet peşinde koşan ,yardımsever ve ahlaki değerlerle donanmış insanların yerini uyanık,faydacı,bireyci bir insan tipi almıştır.Kapitalizmin merkezileşmesine paralel olarak tüketim kültürünün ortaya çıkması da sekülerleşmenin en somut göstergelerinden biri olarak karşımıza çıkmaktadır.Bizler gücümüzü mazluma dayanmakta değil ötekilere aranmakta arıyoruz . Son 15 yıl içerisinde Türkiye ‘deki sözde dindarlaşma sürecine değinmek istiyorum. Çok büyük bir oranda şekilcilik üzerine hareket edilen bir anlayış kendini göstermekte. Namaz kıldıran seccadeler,ilahi okuyan bardaklar vs. Namazı neden kıldığını bilmeyen insanlar ,namaz kıldıran seccadeyle dua ediyor . ! Geçmişin mücahitleri şimdinin mütaahhitleri oluyor . ! Her geçen gün etrafta imamhatipler açılıyor. Pekala ama neden her geçen gün akli değil nakli hareket eden bireyler artıyor ? Mesele okul açılması da değil. Mesele araştırmayan , neye inandığını bilmeyen insanların yetişmesi . Kuran’ı okumadan müslüman!İncil’i okumadan Hristiyan! Marx’ın tek kitabını okumadan Marxsist! Bakunin ‘i okumadan anarşist olan bir dünyada yaşıyoruz.
Paylaşıma Ek yap