Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Önünü ardını fazla hesaplamadan ve başkaları ne der diye dertlenmeden aklına geleni yapabilse ne iyi olurdu…
Tıpkı küçücük bir çocukken yaptığı gibi, gözlerini açtığında her şeyin bambaşka olacağını umarak gözlerini kapadı.
Reklam
Düşsel Passajlar | Ayla Yılmaz
25.06.2017 Tanıksız siliniş. Çoktan beri ait olduğu bir devingenlikle. Tuhaflığın açığa vurduğu arayışlar ve hatıraları. Tarihsiz ilişkiler. Hakikatini yitiren diyaloglar gibi tasasız. Bir Dickens yaratımı gibiydi gün: Saatler, dualar, olaylar. İskambil kâğıtları gibi dikkatli. Baktı, karıştırdı ve kardı. Daha yalnızdı artık. Asi bir devrim gibi uyumsuzken ben. Bilerek ve vererek hakkını. Banjo müzisyenleri kadar inanılmaz. Tiyatral, çıplak ve haşmetli farkındalık, gerçeğin yararına bir çeşitlilik sunarken. Fetişi plaklar olan, bir fikre âşıktı o! Nasıl böylesine güzel kalabilirdi. Ve biçimsiz bir düşüşü savunmak neden yokuş yukarıydı hep.
Çok pahalı bir kâbusun içinde yaşıyorum.
Reklam
Önünü ardını fazla hesaplamadan ve başkaları ne der diye dertlenmeden aklına geleni yapabilse ne iyi olurdu...
Sayfa 18
Banjocu olmak ya da olmamak, işte bütün mesele bu... Seni kınayan ebeveynlerin sapanlarına, oklarına katlanmak mıdır daha soylu olan; yoksa...
Sayfa 48
Asla
“Asla” çok uzun bir zaman dilimidir. (Üzerine çok düşündüm bu sözün.Gerçekten içinde hiç umut yok.Çok kesin,çok keskin bir kelime.)
Sam'in ailesindeki herkes müzikle ilgileniyordu: "Gitar, keman, tenor banjo, mandolin, piyano, saksafon ve klarnet çalarlardı, şöyle ya da böyle ödünç alınan, kiralanan veya satın alınan herhangi bir şeyi çalarlardı." Kardeşlerinin geri kalanı ve Patton'un kendisi gibi, Sam ele, sık sık beyazlar için çalıyordu. 1 976'da bundan şöyle bahsediyordu: "Siyahlar için çok seyrek olarak çalıyordum, onların sana ödeyebilecekleri bir şeyleri yoktu." Geriye baktığında, siyah müzisyenlerin gördüğü muameleyi kin duymadan hatırlamaktadır. "Bir bakıma sana iyi davranırlar, bir bakıma ela iyi davranmazlar. Kendi efendinin evinde davrandığın gibi davranmaya zorlanırsın. Eve ön kısımdan giremezdik, dışarı çıkmaya hazırlandığında ön taraftan çıkamazdın, arkadan dolaşmak zorundaydın ve yiyecek içecek servisi yaptıklarında, önce senden başka herkese servis yaparlardı, sen de arka sundurmaya gider servisi orada beklerdin.''
Sayfa 75 - ayrıntı, pdf
Reklam
96 syf.
8/10 puan verdi
·
3 saatte okudu
Kitap maddi olarak çok iyi imkânlara sahip hatta abartılı bir yaşam tarzı içinde yaşayan kahramanımız Jeremiah’ın bir sese hayran olup onun peşine düşüşünü ve bu yoldaki gayretini konu alıyor. Ailesinin onu sürekli ilgi alanı dışındaki şeylere yöneltmesi, ailelerin kendi istek ve ihtiyaçlarına göre bir çocuğun hayatındaki yanlış tutumu gözler önüne seriyor. Jeremiah Banjo adlı bir müzik aletine sahip olmak ve onu çalabilmek ister fakat ailesi Afrika kökenli, ABD’de ilk olarak köleler tarafından çalındığı bilinen banjo aletini küçümsediklerinden buna müsade etmezler. Yasaklara rağmen azmin ve çabanın başarı üzerindeki etkisini görüyoruz. Ayrıca kitapta Banjo aletinin hem yapım aşamaları hem çalmayı merak edenlere terimsel kavramları, şarkı isimleri yöntem ve teknikleri de anlatıldığından Banjo meraklılarına ve herhangi bir müzik aleti çalmayı merak edenler için de güzel bir kaynak olacaktır.
Yol Arkadaşım Banjo
Yol Arkadaşım BanjoCary Fagan · Tudem Yayınları · 2021128 okunma
New York müziksel açıdan bakıldığında da yeni bir başlangıç anlamına gelmektedir: 1983'de çıkan Swordfishtrombonee Frank figüründeki üiçlemin ilk uzunçalarıdır: "Frank Swordfishtrombones'de doğdu, Rain Dogs'da çok iyi bir dönem geçirdi ve Franks Wild Years'da nihayet büyüdü." Swordfishtrompones onun yeni yollar aramaya başladığı taslaklar ve müziksel nüanslamalarla dolu bir albümdür: Bunlar müzik dısi olayları müziğin içine çekebilme yollarıdır. "Ben, kafamdaki gürültüleri muhafaza etmeye ve paramparça bir orkestra ile tekrar çalmaya çalışıyorum. Bir keresinde de sadece sokakta bulabildiğim şeylere müziğimle eşlik etmek isterdim."' Ralf Steidmans'a göre de, "Sanki kendi kendini kesiyor ve kanlı parmaklarıyla resim yapıyor.' Swordfishtrombones'in resimleri etkileyici, yapısı ise sinematografiktir. 1985'de çıkan Rain Dogs, müziğindeki somut gelişmenin tipik bir sonucudur. "Egzotik enstrümanlara olan Önsevgisi" (Lurie) ve çoksesli orkestralaması,' spektrumunu genişletmiştir: Borular, kornolar, banjo, marimba, armonika, akordeon, şarkı söyleyen testereler, ve kemanlar hep onun repertuvarna dahildir...
“Kiminin çöpü, kimi için altın değerindedir.”
Sayfa 36 - TudemKitabı okudu
“Çok pahalı bir kâbusun içinde yaşıyorum…”
Blues'un Amerikan toplumunda oynadığı rolü anlamak için siyahlara kölelik günlerinden miras kalan psikolojik dürtüleri ve o dönemlerde hangi kültürel ve sanatsal biçimlerin var olduğunu göz önüne almak gerekir; zenci ilahileri, büyük çiftlik şarkıları, iş şarkıları, banjo müziği, keman ezgileri ve danslar. Tüm bu unsurlar oradaydı ve blues 'un XIX. yüzyılın sonunda nasıl ve neden doğduğunu anlamak için, önce köle toplumuna göz atmamız gerekir.
59 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.