Attila'nın ordusu, Ren'i boylu boyunca geniş bir hatta geçerek Galya'nın merkezinde önce Lutetia (Paris), sonra da Aurelianum istikametinde bir süpürme harekatına girişti. Tevatür odur ki, günümüzde Azize Genevieve adıyla tanınan genç bir bakirenin duaları ile perhizi Lutetia'yı kurtarmıştı; ancak Aurelianum kuşatıldı. Eğer Attila bu şehri alabilseydi, Aquitania Secunda'daki Vizigot krallığına boyun eğdirmek için çok güçlü bir mevzi kazanmış olacaktı. Ne var ki Aetius, Galya'nın müdafaası için muazzam bir ittifak meydana getirmiştir. Bu koalisyonu oluşturan barbar Vizigotlar, Alanlar, Burgonlar ve Franklar her ne kadar Roma'nın geleneksel düşmanları olsalar da Attila'ya karşı duydukları ortak nefret (ve korku) ile Aetius'un davasına katılmışlardı. Hülasa, Chalons'daki 'Roma' ordusu gerçekte bir barbar konfedarasyonuydu. Tabii burada 'barbar' terimini iki başlı Roma'nın yabancı düşmanları anlamında kullanıyoruz; yoksa adı geçen kavimler, Roma dünyasıyla artık hayli köklenmiş olan kadim temasları sayesinde uygarlaşma sürecinde büyük yol kat etmiş durumdaydılar.
Sayfa 31 - kronik kitapKitabı okudu
Alevler içindeki Troya'dan omuzlarında babası Anchises ve Lare tanrılarıyla kaçarken Aeneas vatanı sırtında taşır. Oradan oraya sürüklenir, ta ki nefreti yüzünden onu takip eden Juno daha sonra Roma olacak şehir kurmasına izin verene kadar, ancak bir şartla: Aeneas Yunancayı unutacaktır, der Vergilius, Latinler gibi ve onlarla birlikte “tek bir ağızdan” konuşacaktır. Kuruluş destanı bu sefer aynı zamanda dilin kuruluşudur.
"Kadim İmparatorluk”un ne olduğunu anlamak istersek, on dokuz ve yirminci yüzyıldaki alımlanmasının tarihinden başlamamız gerekir. Tarih Kutsal Roma İmparatorluğunun çağdaş imgesini öyle belirlemiştir ki, onu ihmal eden herhangi bir girişim başarısızlığa mahkumdur.. "
