Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

b`

Bir sabah tanıdık bir şehre girerken Sıcak ve dost şeyler düşünür insan Tanıdık bir yatak bekler sizi Bir çocuk yüzü gülümser anılardan Dost şehirler, sevgili, anne şehirler Nice anılar, nice mutluluklar yaşadım her birinizde Delikanlı bir sevinçle sokaklarınızdan geçtiğim oldu Kederli günlerim oldu aklımı yitiresiye Sonsuz kareli bir film gibi Yaşamım geçiyor belleğimden Tekrar etmek duygusu Her şeyi yeniden, yeniden... Bir sabah tanıdık bir şehre girerken Hüzünlü, tuhaf şeyler düşünür insan Sadece o şehrin değil Kendisinin de değiştiği duygusundan...
Reklam
Seçkin Bir kimse değilim İsmimin baş harfleri acz tutuyor Bağışlamanı dilerim Sana zorsa bırak yanayım Kolaysa esirgeme Hayat bir boş rüyaymış Geçen ibadetler özürlü Eski günahlar dipdiri Seçkin bir kimse değilim İsmimin baş harflerinde kimliğim Bağışlanmamı dilerim Sana zorsa bırak yanayım Kolaysa esirgeme Hayat boş geçti Geri kalan korkulu Her adımım dolu olsa İşe yaramaz katında Biliyorum Bağışlanmamı diliyorum
''akıl, akıl olsaydı ismi gönül olurdu gönül gönlü bulsaydı bozkırlar gül olurdu.''

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
''baktığımız her ufkun öte yanına hasret bir ömür sürüyoruz nereye varsak hicret.''
Ağlasam sesimi duyar mısınız, Mısralarımda; Dokunabilir misiniz, Gözyaşlarıma, ellerinizle? Bilmezdim şarkıların bu kadar güzel, Kelimelerinse kifayetsiz olduğunu Bu derde düşmeden önce. Bir yer var, biliyorum; Her şeyi söylemek mümkün; Epeyce yaklaşmışım, duyuyorum; Anlatamıyorum.
Reklam
sanma ki derdim güneşten ötürü. ne çıkar bahar geldiyse? bademler çiçek açtıysa? ucunda ölüm yok ya. hoş, olsa da korkacak mıyım zaten güneşle gelecek ölümden. ben ki her nisan bir yaş daha genç, her bahar biraz daha aşığım. korkar mıyım? ah dostum... derdim başka.
beni bu güzel havalar mahvetti, böyle havada istifa ettim evkaftaki memuriyetimden. tütüne böyle havada alıştım, böyle havada aşık oldum; eve ekmekle tuz götürmeyi böyle havalarda unuttum; şiir yazma hastalığım hep böyle havalarda nüksetti; beni bu güzel havalar mahvetti.
''Acı insanda iz bırakır ama görülmeyecek kadar derinde.'' MARGARET ATWOOD
''aklıma suyun intiharı geliyordu hep, şelale deyince''
size, bu odanın alacakaranlığından, okyanusundan, beni boğan dalgalarından, tenimde kalan tuzundan ve yastıklarda kuruyan gözyaşından hiç bahsetmedim.
Reklam
'' ... tesadüfen birbirine rastlamış başka başka aşklarsınız siz artık, geceyle gündüz gibi birbirine ayrışmış, o ki, rüzgâr, bir zaman senin çölünde kumlar uçurmuş, o ki, gece ve esmer, görmüyor sahrayı, sesi içinde karışmış ...''
Sayfa 52
göğsümde karıncalanan eski düş şimdinin korkusu muymuş? bir makas gibi duruyor içimde açık unutulmuş. kıyıda bekleyen tekne,uzak ufuk, pasında koyulmuş demir, bir öğlen gölgesinde hayatıma ayna tutan hatıra sırlarından dökülmüş. bir kapıdan geçirilmiş,eski, çok eski bir taş gibi,huzuru ömrümün yerinden edilmiş.
Acıyla geçtiğim yoldan geçiyorsun izlerime rastlıyorsun, bıraktıklarıma, o yolda çekmiştim ruhumu patlatan fitili, orada benden savrulan parçalar kurusa da, izleri var hâlâ yolun kenarında. İzini sür yolun, acının ormanı büyütür insanı vakit geniştir, ufuk sandığından daha yakın. Acıyla, geçtiğim yoldan
Sayfa 53