Heyhat! Bir zamanlar kavuşmalarımız o kadar tatlı
geçerken şimdi kavuşmamız için de mi olacaktı göz yaşları!"
Sayfa 159Kitabı okudu
Ne bir büyü ne bir sihir ne bir ok ne
bir diş, şeytani bir sanatın zehirleri ne de
zarar verebilmişti ona; çünkü yazgısı
farklı yazılmıştı. Yine de pek korkmazdı
herkesin bildiği ve ona biçilmiş kaderinden:
ancak düşüşü olabilirdi en kudretlinin elinden,
sadece bir mağarada kayalar içindeki
dünyaya gelmiş en kudretli kurdun önünde yıkılabilirdi.
Sayfa 141Kitabı okudu
"Uyu ey mutsuz, Ey cefa çekmiş köle!
Ey elemle yoğrulmuş olan bırak her şeyi de
düş kurtul bu ıstıraptan, nefretten, acıdan,
şehvetten, açlıktan, zincirden ve tasmadan
kurtul, o nisyanın, o karanlık ve derin kuyunun,
düş içine o uykunun ışıksız çukurunun!
Bir kısacık saatte de olsa kurtul şu ağdan,
hayatının o korkunç tutsaklığından!"
Sayfa 190 - İthaki Yayınları
bıraktı oracıkta
hayatlarını gezgin çete; bir daha ve de
bu hüzünlü toprakları tecavüz ve cinayetleriyle
lekeleyemediler
Sayfa 119Kitabı okudu
Dünyanın altı üstüne de gelse,
silinse de kainattan,
gitse de yok olup cehennemlerin dibine,
yine de bir güzellik vardı teşekküllünde
–şafak, alacakaranlık, dünya, denizde–
değil mi ki Lúthien bir zamanlar üzerindeydi!
Sayfa 174 - İthaki Yayınları
“Ve tepesinde cehennemlerin mihmandarının buz gibi bir ışıkla berrak ve solgun parlıyordu silmariller, yazgının mücevherleri, hapsolmuş nefretin tacı içine iri mi iri.”
Olmazsan yanımda sen artık
orada ne bir ota ne bir yaprağa bakacağım. Kapkara olur Esgalduin'in kıyıları,
o derin ve güçlü nehrin!
Sonunda bir başıma üstelik de, neden şarkıları bırakarak, yanı başında oturacakmışım sonsuza kadar umutsuzca akıp giden suların ve yalnızlık içinde, kalbim kırık, acımasız suları seyredecekmişim?
Sayfa 162 - İthaki Yayınları
"Heyhat Tinúviel, ayrılıyoruz burada, birlikte söylediğimiz kısacık şarkımız bitti, aşacağız artık ayrı yarı yolları bir başımıza yalnız!"
Sayfa 162 - İthaki Yayınları
Oy Lúthien, Oy Lúthien, zarif Lúthien
Hiçbir insan evladı zarif olamaz senden,
Oy Elflerin güzel kızı, nasıl bir sevgi
kudreti varmış ki içinde buralara seni
getirmiş dehşetin bu inine kadar!
Sayfa 159 - İthaki Yayınları
"Heyhat! Bir zamanlar kavuşmalarımız o kadar tatlı geçerken şimdi kavuşmamız için de mi olacaktı göz yaşları!"
Sayfa 159 - İthaki Yayınları