Simyacı Nicholas Flamel "felsefe taşı" üç maddeyi ve onların gizli anlamlarını temsil eder. Bunlardan sülfür, ruhu; civa, yaşamın gücünü; tuz ise bedeni simgeler.
Sayfa 240
Felsefe taşına yönelik bir başka söylence ise bu taşın şeytan cennetten kovulduğunda dünyaya gelmiş olduğudur.
Sayfa 240
İnancımız yoksa, düş kuramıyorsak, yaşam büyüsünü kaybetmiş demektir.
Sayfa 127Kitabı okudu
Aşk kaypak, sahte, kalıcılığı olmayan, tutarsız bir güdüdür.
Sayfa 268Kitabı okudu
Bir insanı sevmek, onu, zayıflıkları, zaafları, yanlışlarıyla birlikte kabul etmek demekti.
Sayfa 263Kitabı okudu
Ne derlerse desinler, aşk, yaşamdaki en önemli duygu değildir. Aşk kaypak, sahte, kalıcılığı olmayan tutarsız bir güdüdür.
"O kadar insanın arasında neden belirli birini seçiyorsun da ötekini seçmiyorsun. Çünkü onda senin dikkatini çeken , ihtiyacın olan özellikler var. O insanı daha önce hiç tanımamış olsan da anlamlandıramadığın bir duyguyla ona doğru çekiliyorsun."
Sayfa 239Kitabı okudu
" Deccal sinemanın merdivenlerine çıkmış, ' Ey hakikatı arayanlar ! ' diyerek caddeden geçen kalabalığa sesleniyordu.' Hakikatin ateşinde bir mum gibi eriyip yanmak isteyenler! Hakikat bu cadde de değildir.Hakikat mağzaların vitrinlerinde değildir... Sinemaların koltuklarında, meyhane masalarında, içki kadehlerinde, sarhoşların gözyaşlarında değildir. Hakikat evlerdedir. Evlerin banyosunda, mutfağında, banyosunda,oturma odasındadır. Hakikat halının altındadır, buzdolabının içindedir,yastığınızın köşesindedir, resminizin çerçevesindedir, KÜTÜPHANE de dir. Kütüphanenin içindeki kitapların içindedir. Hakikatı bulmak için bakmak yetmez, görmek gerekir. Ey hakikatı arayanlar! Eve dönün kütüphanenize tekrar bakın. Hakikatı anlatan o kitabı arayın. O kitabı bulana ne mutludur ki, hakikatin yanı sıra ölümsüzlüğün ışığıyla aydınlanacaktır. "
" Hayatta güçlü olacaksın, çünkü gerçek yasa güçtür. Adil olamanın, haklı olamanın,merhametli olmanın hiçbir kıymeti harbiyesi yoktur. Kötüye kullanılsa bile, insanın önünde eğildiği tek değer güçtür. "
"...örneğin şiir bir tür simyadır. Sözcükleri karıştırıp dünyalar kurar, duygular yaratır, düşünceler oluştururuz."
Çünkü onlar benim arkadaşım; iş dışındaki zamanımın bir kısmını paylaştığım insanlar. Fakat yaşamımı asla onlara dayanarak kurmam... Yeryüzünde yalnız olduğumu bilirim, bu nedenle de öncelikle kendime güvenirim.
Sayfa 62Kitabı okudu
"Uçmak, ait olduğun yerden uzaklaşmak, kendinin daha çok farkına varmak demekti."
Sayfa 20Kitabı okudu
"Sanki yaşamımda çok istediğim halde tamamlayamadığım, sanki yarıda kalmış bir şey vardı. Garip olan da bunun ne olduğunu bilmememdi. Ne var ki, o yarıda kalmışlık duygusunu bütün ağırlığıyla yüreğimde hissediyordum."
Sayfa 22Kitabı okudu
"Mutluluk, yetinmeyi bilmektir."
Sayfa 32Kitabı okudu
...evet kirli, eksiklikleri var, düzensiz, tehlikeli, yorgun, yaşlı... İşte tam da bu nedenle, yani tüm kötü koşullara rağmen hala çekiciliğini koruyabildiği için İstanbul, yeryüzünün bütün şehirlerinden daha güzel.
Sayfa 437Kitabı okudu