Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"İyileşeceğim," diye fısıldadı. "Ve bir gün, rüzgâr kadar hızlı koşacağım."
Yakında iyileşeceksin. Belki de güneş bir daha doğduğunda...
Sayfa 60 - Beyaz Balina YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Kâğıt turnayı avucuna koyuyorum. Parmaklarıyla kuşun kanatlarına dokunuyor. ". Bin tanesine ihtiyacınız var , sendei, dileğinize kavuşmak için." " Onu bulmak için bin tane turnayı katlayıp bin yere götürüp bırakmam gerekse yapacağım."
Sayfa 140
Keşke ölüm düşüncesini tamamen kafamdan atabilsem, diye düşündü. Ancak bunun, yağmurun yağmasını engellemeye çalışmaktan farkı yoktu.
Reklam
Sadako Sasaki, 25 Ekim 1955’te öldü. Sınıf arkadaşları, üç yüz elli altı tane daha yaparak turnaları bine tamamladılar ve onları Sadako ile birlikte gömdüler. Böylelikle arkadaşlarının isteği, bir şekilde yerine gelmiş oldu. Sadako insanların kalbinde çok daha uzun süre yaşayacak. Cenaze töreninden sonra bambu sınıfı Sadako’nun mektuplarını kitap haline getirip bastırdı ve kitaba Kokeşi adını koydu. Kokeşi, Sadako hastanedeyken arkadaşlarının ona getirdikleri bebeğin adıydı. Kitap Japonya’nın dört bir yanına gönderildi ve çok geçmeden herkes Sadako ile kuşlarının öyküsünü öğrenmiş oldu. Arkadaşları Sadako’nun ve atom bombasının yol açtığı hastalıklar yüzünden ölen bütün çocukların anısına bir anıt yapılmasını hayal etmeye başladılar. Ülkenin her yerinden gençler bu proje için para topladılar. Sonunda hayalleri gerçek oldu ve anıt, 1958’de Hiroşima’daki Barış Parkı’nda yapılan törenle açıldı. Anıtta Sadako, cennetteki granit dağın tepesinde duruyordu ve uzattığı elleriyle altın sarısı turnasını tutuyordu. Onun anısına “A Folded Crane Club-Kâğıttan Turna Kulübü” de kuruldu. Kulübün üyeleri, Barış Günü olan 6 Ağustos’ta Sadako’nun anıtının altına hâlâ kâğıttan bin tane turna kuşu koyuyorlar. Aynı zamanda bir istekte de bulunuyorlar. İstekleri anıtın üzerine şöyle yazılıyor: Bu bizim yalvarışımız Bu bizim duamız Dünyada barış istiyoruz.
Atom bombası bu insanları o kadar kötü bir şekilde yakmıştı ki, insan gibi görünmüyorlardı...
"Dileğinin gerçekleşmesi için kâğittan bin tane turna katlamalısın. Başlarda birbirine tutturulmuş kitabımın dokuz yüz doksan dokuz sayfası vardı. Şimdi? Yalnızca kapağı kaldı..."
Sayfa 160 - Genç TimaşKitabı okudu
"Kağıt turnayı avucuna koyuyorum. Parmaklarıyla kuşun kanatlarına dokunuyor. 'Bin tanesine ihtiyacınız var, sensei, dileğinize kavuşmak için.' 'Onu bulmak için bin tane turnayı katlayıp bin yere götürüp bırakmam da gerekse yapacağım.' 'Sizin için çok özel olmalı.' 'Öyle' diye fısıldıyorum. 'Eminim sen de başkaları için öylesindir."
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.