Ve zararsız hale getirdiği, ayaklarıyla çiğneyip yok ettiğini düşündüğü her şey tekrar ortaya çıkmıştı.
Sayfa 68Kitabı okudu
"Sanırım,nasıl ölüneceğini öğrendim. Ölüm zaten içimde bekliyor. Yarından sonra her şey bitecek"
Sayfa 67Kitabı okudu
“Karşısında bir ayna varmış gibi doğruldu, ölümü bekledi ve gülümsedi, gülümsedi, gülümsedi. Ne var ki ölüm, kandırılmaya izin vermeyip gülümsemeyi parçalamıştı.”
Sayfa 47Kitabı okudu
“Bir ateşti o ve kadın üşüyordu.”
Sayfa 17Kitabı okudu
İçindeki her şey suskundu, kalbinin ışıltılı müziği anahtarı yitirilmiş bir müzik kutusu gibi ölüydü.
Sayfa 19Kitabı okudu
Ne gariptir ki yıllardır kafasını kaldırıp bulutlara bakmamıştı.
Sayfa 13Kitabı okudu
Uyanmak bile tek başına acıtıcı
"Ne yapacağını bulamıyordu; içinde her şey susmuş, yüreğinin anlamlı müziği, anahtarı kaybolmuş müzikli saat gibi ölmüştü."
Sayfa 9Kitabı okudu
"Talihin ilerlemekte olan arabasından bir kez düşen biri, artık arabaya yetişemezdi."
Yakında öleceğim, bana acımayın
O zaman çocuk durdu, bitkin düşmüş ve kendi yaptığından ürkmüştü. Kadının bedeni sarsıldı. Delikanlı onun ayağa kalkmak istediğini sandı, kadının gözlerinden ürktü ve odayı kaçarcasına terk etti. Oysa kadının bedenini sonunda bir nöbet gibi yarıp çıkan şey, içinde esir gibi tuttuğu ağlamaydı yalnızca.
Böylece son oyuncağını da kendi elleriyle kırmıştı
Çünkü insanlık tarihi davetsiz misafirleri sevmezdi; kahramanlarını kendi seçer, ne kadar usandırıcı bir çabaya girerlerse girsinler hakkı olmayanları acımasızca geri çevirirdi; talihin ilerlemekte olan arabasından bir kez düşen kişi, arabaya bir daha yetişemezdi.
Sayfa 48Kitabı okudu
Bir an şaşkınlık yaşandı. Çünkü ölüm sözcüğü bir sarhoşun yüreğine bile çekiç gibi inerdi.
Sayfa 36Kitabı okudu
O ancak yaşamın içinde canlanırdı, yalnızlıkta çöküp gölgeye dönüşürdü.
Sayfa 33Kitabı okudu
Ne yapacağını bilmiyordu; içinde her şey susmuş, kalbinin manalı müziği, anahtarı kaybolmuş müzikli bir saat gibi ölmüştü.