Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Nasıl da bir güneştir bu güneş ki, gökteki güneş onun önünde civa gibi oynayıp durmadadır.
Yüzünün örtüsünü açar; bir güneştir gösterir, yıkık yere bir ışıktır verir, yeniden düzer, koşar, tazeleştirir.
Reklam
Yüzü güneştir, dünyaysa o yüze bir perde; fakat resim, şekil, resimden, şekilden başka ne görebilir ki?
Padişahlar padişahı Şemseddin, ne de Tanrısal bir Zümrüdüanka'dır; bir güneştir o ki ne doğudadır, ne batıda; ne de yeri yurdu vardır onun.
Herkesin tapı kıldığı Tebrizli Şems, bir güneştir ki bu gökyüzünde öylesine güneş yok.
• Kâmil insan sadece inciye mi benzetilir? O bir damlada gizlenmiş bir deniz, bir zerreye sığınmış bir güneştir.
Reklam
Pencereden bir güneştir vurdu da aşağılık olsak bile yü­celtti bizi.
Gizliliklerden bir güneştir doğdu; biz de sûfice çamaşır yı­kamaya koyulalım.
Canınla canım bir tek güneştir ki binlerce topluluk o gü­neşle aydınlanmada.
Bir güneştir aşk ki aşıkların gönüllerini yakar, yandırır ancak; ona can sevgisi yol bulabilir, ondan başka ne ba­har yol bulur ona, ne güz.
Reklam
Bir güneştir aşk ki Koyun burcuna girmez; kıranı hoş, eşi bulunmaz, benzeri yok bir güneştir aşk.
Yüzünden ansızın bir güneştir doğar, parlar da perdeleri yırtar, şu işi gücü bir tek iş güç haline kor.
O, yücelerde bir güneştir, kadrini, kıymetini bil onun, do­lunaya benzer yüzünü gördün mü o yüzden bahset, bu bu­luşmayı an.
Tebriz'in övündüğü Şemseddin'in yüzü bir güneştir ki, gönüller bulut gibi ardına düşmüştür, koşup durmadadır.
58 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.