“Ben ağlarsam kara toprakta ağlar
Çığrışır içimdeki sessizlik
Derya’ya sürer gönlümü
Yürek yangınımı korlayan
Anama götürün gönlümü
Girersin hep rüyalarıma
Gözü yaşlı uyanırım
Girersin hep rüyalarıma
Bir haykırış ile uyanırım
Murat istedim kız ana
O kara topraktan murat istedim
Seni bana geri vermez mi?”
Hüseyin acun
Başardın içimdeki şair ruhlu çocuk uyandı
Sana bu satırları yazarken tan yeri ağardı
Bir gülüşünde gözlerden mutluluk yağardı
Gözyaşı artık benim için ab-ı hayattı.
Erkek deniz atı misali dokuz doğururken yolları
Biliyor musun hangi renkti içimde sevginin tonları?
Dudaklarının ıslaklığı büyüttü en umutsuz tohumları
Kuzeyden güneye aşmak da varmış yolları
Yalnızken bakıyorum ilham veriyor bana sema
Bulutlar senden bir iz taşıyor oluyorlar bana deva
Bazen bir sessiz haykırış bazen ise bir dua
Yanımda olmasa da kalbinde kalayım kabul et mevla
Pes etmek aslında acizlerin işidir
Elden bir şey gelmemek bilir misin nedir?
Temaşa dünyadaki en anlamlı kelimedir
Ümitsizmiş ama bir türlü kalbime yediremedim
Tandemin yalnız yolcusu
Herkesten ve her şeyden bir kaçış.
İçimdeki çocuğa hep bir yalvarış.
"Kandırmasın seni masum bir bakış.
Kanarsan eğer hep bir ağlayış hep bir haykırış."
Elindeki bir yumruk ekmekle Rabbine giden bu masumların acılarına ses olmaktır bu haykırış.
Yılmayın, susmayın kardeşlerim.
Zalime bent, mazluma bende olun!
#getoutofrafah Palestine