Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Nasıl oldu bilmiyorum bir sabah uyandığımda evde yoktum.
Seyyidhan Kömürcü
Seyyidhan Kömürcü
Yorulmuştum. Düşünmekten, sorgulamaktan, anlamlar aramaktan, her şeyi en ince detayına kadar irdelemekten... Her şeyden..
Sayfa 76 - İletişim Yayınları
Reklam
Sakin ol, çözüme odaklan. O güne dek elde ettiğim tüm başarıları bu dört sihirli kelimeye borçluydum ve bundan sonra da öyle olacağını biliyordum.
Ne oldu, biliyor musun? Sen gelmedin. Peki, ben hiç şaşırdım mı? Hayır. Mantıklı bir açıklaman olmasını isterdim ama olmadığına eminim.
Sayfa 10 - İletişim Yayınları
Fatalizm ?
Aklıma, vücuduma, bana ait olan her şeye hükmediyordu. Benim bir hükmüm yoktu. Bana ait olduğunu zannettiğim kararımın benimle ilgisi yoktu.
İnsanlar en çok, belli bir konuda kusursuz olarak nitelendirilen kişilerin hata yapmalarını, onların bir açıklarını yakalamayı isterlerdi ve ben, söz konusu şey işim olduğunda öyle biriydim. Şimdi ise kusursuzluğuma sürülecek bu lekeyi nasıl temizleyebileceğim halkında en ufak bir fikrimin olmaması canımı sıkıyordu.
Sayfa 28 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Evet, insanlar hayatları boyunca ölümü kendilerinden başka herkesle ilişkisi olan bir gerçeklik olarak algılıyorlardı. Eninde sonunda biliyorlardı bunu. Ölüm vardı. Anne ve ölüm, baba ve ölüm, kardeş ve ölüm, teyze, amca, arkadaş, yabancı biri diye gidiyordu bu, ama "ölüm ve ben" yoktu.
104 syf.
·
Puan vermedi
·
14 günde okudu
Bir sabah bunaltıcı düşlerden uyandığında, kendini yatağında devcileyin bir böceğe dönüşmüş olarak bulan roman kahramanı Gregor Samsa’yı tanımayan yoktur sanırım. Işıl Kocaoğlan sayesinde bu kez sabah yatağında uyandığında kendini bulamayan, yok olduğunu farkeden bir adamla tanışıyoruz. Bu yok oluş ona, hayatına uzaktan bakması ve inandığı , önemsediği kavramları değerlendirmesi için bir fırsattır. Bakalım kahramanımız bu fırsatı değerlendirebilecek mi? ______________________________________ SPOILER İÇERİR! ______________________________________ Uzun zamandır okuduğum en ters köşe hikayeydi. ‘Bakalım bunlar rüya mı çıkacak?’ ya da ‘Yok olduğu gibi, bir anda belirip yeniden var olacak mı?’ derken karakterimizin aslında bir roman karakteri olduğunu ve ismi bile olmadığını öğreniyoruz. Kurgu içerisinde irade özgürlüğü problemini, ahlakın ilkelerini, görünmez olsanız neler yapabileceğinizi, kendi hayatınızda kendi yerinizi ve kendi yaratıcınız olduğuna inandığınız güçle yüzleşmenizi değerlendirebilirsiniz.
Bir Sabah Uyandığımda Yoktum
Bir Sabah Uyandığımda YoktumIşıl Kocaoğlan · iletişim yayıncılık · 201550 okunma
Buradaki anahtar kelime “hızlı”ydı. Çünkü bizim gibi insanların yaşadığı dünyada en önemli şey buydu. Çabuk, daha çabuk, hzılı, daha hızlı... Kaybedilecek tek bir dakika bile yoktu.
Sayfa 28 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Galiba insan yaşı ilerledikçe daha da alıngan biri haline geliyor.
Reklam
Peki, bir insan nasıl olur da ortada hiçbir neden yokken saf bir bilince dönüşebilir? Elbette dönüşemez.
Hayatımda, her hareketimi kontrol etmeye çalışacak ve bunu da bana olan sevgisinin arkasına saklanarak yapıp kendini haklı çıkarmaya çabalayacak birine yer açmak istemiyor, en önemlisi de bunu gerekli görmüyordum.
Sayfa 39 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
96 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.