Kayıtsız bir razı oluş başlar. Sıradan izler bırakır hep tutkulu aşklar...
yalnızlığı kapımın önünde bırakıp kaçan bir adam var
Reklam
"kırk yıl aynı yere bakmaklaedindiğim bu veba beni getirip getirip buraya bırakan bitkiler gibi alnında bir yer var kullanılmamış bir yalnızlık sanki durmadan bir çiçeğin kenarını anlatıyor bana avucumda nem yüzümde ateş kalbimde unutmak kadar feci sözler unutmak kırk yıl aynı yere bakan da unutmamış ki diğer yeri" /Seyyidhan Kömürcü
Gülizarın Kara Düğünü
Bu topraklarda veya ötelerde, kimliğini korumak adına mücadele veren tüm kadınlara, tüm halklara selam ederek başlamak istedim; çünkü ben en çok kızına Gülo adını koyan, Gülizar’ın hikâyesini anlatan klamı gözyaşları içinde okuyup ‘O zulüm görmüş, mücadele etmiş kadındır’ diyen Dengbej Gazin gibilere dair umut taşıyorum. Gülizar’ın Kara Düğünü:
İslamyet o kadar güzel bir din peygamber efendimiz o kadar yüce ki bu din Hazreti Hamzayı öldüren Vahşi yi tövbesiyle aziz kılıp Hazreti vahşi yapmıştır …. Bizim Hocalar sakalı bırakıp cübbeyi giyinen cennet sanki babasının tarlası gibi ibadetine güvenen kibir küpleri herkese tepeden bakar DAVA KENDİNİ MEDRESEYE KAPATMAK DEĞİL MEYHANEYİ MEDRESE YAPABİLMEKTİR
İşte severek dinlediğiniz o meşhur şarkı KESKİN BIÇAK'ın gerçek hikayesi; ''Saat gece yarısı On iki buçuk, yani yarım'' 35 Yıllık hayat arkadaşıyla ilk ayrılışıydı. Tek başına kaldı, yarım. Kafayı vurup yatacaktı ama yapamadı. Onun gibi bir adama yakışan da öyle bir geceye, bu sözlerle damgasını vurmaktı. * Geldim
Reklam
1.000 öğeden 921 ile 930 arasındakiler gösteriliyor.