Değirmen Sabahattin Ali’nin okuduğum altıncı kitabı oldu. Üç romanını da okudum, şiirlerini okudum, mektuplarına başladım derken birde asıl tanındığı alan olan hikayelerine bir bakalım dedim. Değirmen, Sabahattin Ali’nin ilk hikaye kitabı. Bazılarını sırf bu kitap için yazmış. Bazılarını ise yazdığı dergilerde daha önce yayınladığı hikayeleri koymuş. Kitap çıktıktan ve çıkarmaya devam ettikten sonra bu kitabı toplatmak ve yayından kaldırmak istemiş. Çünkü çoğu hikayesi çok basitmiş ve bunları yazıp yayınladığına şaşırırmış. Ama daha sonra okuyucularım nasıl geliştiğimi görsünler diye ellememiş kitabı. Gerçekten içinde güzel öyküler de var, Sabahattin Ali klasına yakışmayan öyküler de. Ammavelakin bu Sabahattin Ali’ye yakışmıyor dediğimiz öyküler bile şu an günümüzde çıkan basit ve yapay kitapların çok üzerinde. İçinde kısa kısa on altı hikaye var. En sevdiklerim ise: Değirmen, Viyolonsel, Bir Siyah Fanila İçin, öyküleri oldu. Sabahattin Ali’yi edebiyatımız toplum için yazan yazarlar kategorisine alsalar da o bence tam yerini bulamamış bir yazardır. Hem bireyci, hem toplumucudur. Bu kitaptaki on altı hikaye de nerdeyse yarıya bölünmüş durumda. İlk yarısı daha çok bireyci ve içe dönükken, diğer yarısı toplum sorunlarını ve halkın çektiği acıları anlatıyor. Özellikle anılarını ve hakkında incelemeleri detaylı bir şekilde okuduğum için kendi hayatından çok örnekler verdiğini farkettim, karakterlere kendini çok güzel yedirmiş Sabahattin Ali. Özellikle hayatına dair okuduklarımla, hikayelerinde anlattıkları çok parelel. Bu da doğaldır.
DeğirmenSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 202145,3bin okunma