Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.38
Ay.
Ay.
@biraybirkitap
undefined
undefined
undefined
undefined
34 okur puanı
Ocak 2018 tarihinde katıldı
Bittiiiiiii şükür
Öncelikle şükürler olsun bu seriyi bitirebildim. Gereksiz öven, şöyle böyle süslü kelimelerle paylaşıp duran bazı kitap sayfalarına inandığım için deli üzgünüm çünkü beğenmedim!
Gelelim yorumumuza.
Son kitabı diğer kitaplardan bir tık daha sevdim ama onu dışında çoğu fikrim değişmedi. Bir kitap daha çıkarmış yazar fakat asla almayı düşünmüyorum
Aynı sıkıcılık devam ediyor
Evet. Geldik dördüncü kitaba. Gece saat 2'ye gelirken bitirdiğim için yorumunu yazamamıştım şimdi yazalım bakalım. Uyarayım spoiler olabilir.
Bence kitabın ve yazarın en büyük sorunlarından biri; bir olayın olacağını söylemesi ve o olay için çok fazla hazırlık yapılmasına - aynı şeylerin tekrar tekrar yazılıp söylenmesi- rağmen son sayfalarına doğru olayın gerçekleşmesi ve üstten anlatılıp ayrıntıya girmeden oldu da bitti maşallah kıvamına gelmesi. Anlamıyorsun, anlatamıyor. Olayları tahmin edebiliyorsun, yerleri zihninde canlandıramıyorsun, kitabın ismi zaten ne olacağını bas bas bağırıyor ( Hava uyanıyor Vhalla, Ateş Düşüyor Aldrik uçurumdan düşüyor, Toprağın Sonu Kuzey savaşı kaybediyor, Suyun Gazabı Victor suakıtıcı ve hain, Kristal Taç büyük ihtimalle evlilik ve mutlu son) , baş karakterlerimiz fazla bencil ve yeteneksiz, kitaptaki çoğu kişi beceriksiz, genç prensin ölümü gereksiz ve öylesine yazılmış hiç acı yok diğer ölen karakterler gibi. Kardeşinin ölmesine rağmen hala kendini anlatan bir prens. Of. Çok fazla şey yazmak istiyorum ama yeterli. Bu seriye nasıl bu kadar çok yüksek verilip, sevildi onu asla anlamıyorum. Yine kapağı için 2 verdim kapakları çok güzel çünkü.
Önermiyorum
Yani sırf kitabın kapağına duyduğum saygıdan dolayı 2 verdim çünkü kapağı inanılmaz güzel. Yazarımız kitap isimlerinden bize güzel spoi veriyor her kitabın sonunda ne olacağını isimlerinden anlıyoruz. Çok sıkıldım. Nasıl bu kadar beğenildi asla anlamıyorum. Anlatıldığı gibi çıkmayan bir prens, hiçbir savaş eğitimi olmayan kızımızın çoğu askere nasıl plan yapacaklarını anlatması ve herkesin hep şok olması, imparatorun duyduğu gereksiz nefret, prenslerin prens gibi olmaması, Vhalla'nın her çiçekten bal alır gibi bir ona bir buna gitmesi, her şeyi mükkemel yapması, tecrübe sahibi insanları kolayca yenmesi, her yerde vıcık vıcık aşk - savaş anında bile mucize dizisini izliyoruz sanki leydim leydim ödşaçflsşşs-, Daniel karakteri zaten ayrı bir kafa, kitabın sonunda yazar batırmış orası ayrı bir konu, kitaptaki akış berbat, asla kitaba giremiyorsunuz çünkü konular çok hızlı geçiyor hep aynı muhabbet dönüyor kolay bir dili olsa da anlaşılmıyor, ölen karakterlere asla üzülmüyorsunuz çünkü sağlam yazılmamışlar, 3 kitaptır doğru dürüst olay yok, savaş sahnesini hiçbir şekilde anlamadım xmöasölskdlsl, yani çok gereksiz abartılan bir Vhalla var onun dışındaki tüm karakterler 2IQ'ya sahip çünkü kızımızın her hareketine şok oluyorlar mkflsödlsls neyse daha yazılacak çok şey varda yeter. Keşke seri olarak almasaydım :(
Okur Takip Önerileri
2/10
Spoiler olabilir.
Nerden başlasam...
Öncelikle bir daha çok fazla övülen kitapları alırken detaylı araştırmam gerektiğine karar verdim. Bu serinin henüz 2.kitabında olmama rağmen beni kitap okuyamama durumuna soktu. Şunu ilk olarak söylemek istiyorum BU PRENSLER BU KADAR İTİCİ NASIL OLABİLİR YA NASIL?? ACAYİP SİNİR OLDUM BİR PRENS BÖYLE
5/10
Yazar ile çoğu kişi gibi ortalığı kavuran Kafes kitabı ile tanışmış ve çok beğenmiştim. Bu kitabını arka kapağındaki yazısı nedeniyle almış ve konusunu beğenmiştim. Üzülerek söylemek gerekir ise böyle bir konu nasıl bu kadar harcanır, bunu çok iyi bir şekilde okudum kitapta. Gereksiz uzatmalar, kendini sayfalarca tekrarlaması, kişinin iç hesaplaşmaları ile o kadar doldurmuş gibi yazar kitabı olaylar son 30-40 sayfalarında yaşanıyor. Beni hayal kırıklığına uğrattı. Çok daha detaya inebilir, çok daha iyi anlatabilir dahası çok daha iyi bir son olabilirdi. Maalesef beklediğim o gerilimi yaşamadığım, tadı buruk kalan bir kitaptı benim için. Sormak istediğim bir sürü soru varken özellikle. Başka bir kitabını okur muyum? Kafes gibi bir etki bırakabilecek olursa elbette onun dışında sanmıyorum.
Konusu: Ormanın derinliklerinde 'Alfabe Oğlanları' adıyla bilinen bir grup çocuğun dış dünya ile bağlantılarını koparıp ne kadar zeki olabileceği, bilime nasıl faydaları olabileceği ile ilgili.
NEDEN ÇOCUKLARIN ZEKASI DAHA FAZLA YAZILMADI! ZEKAYA BAYILIRIM! :((((
Bu kadar yazdıktan sonra 1 puan daha kırdım.
Spoiler var.
Hayatımda okuduğum en saçma kitaplar listesi yapsam kesinlikle bu kitapta yerini alır. Güzel bir konu bu kadar mı yanlış anlatılır, onu okuyoruz bu kitapta. 300 sayfalık bir kitap, 4 kişinin ağzından anlatılıyor bunların bazıları bazı yerlerde aynı yerde bulunuyor ama taraflar o kadar farklı şekilde anlatıyor ki olayı aynı anda mıyız diye düşünüyoruz. Ölümlere üzülmüyorsunuz çünkü size geçmiyor. Yakınları ölenler bile aynı gün hiçbir şey olmamış gibi davranıyor, yazılmak için yazılan eski anılarla dolu içeriği. Ya o kadar saçma ki, okula polis geliyor ikinci kata 10 dakika çıkamıyorlar ya sözde koridor çok kısa ama gelemiyorlar. Daha doğrusu polis okula girmiyor bile öğrenciler kendi kendilerini kurtarıyorlar. Elinde silah olan öğrencinin 'Beni dinleyin,' diye kendini yırtıp hiçbir şey dememesi ayrı bir taraf. HİÇ BEĞENMEDİM HİÇ! Sırf bitirmek için okudum ve ne şaşırdım ne beni içine çekti. Bitmek bilmedi. Daha yazarım da sinirim geçmeyecek sanırım. Bir daha bu yazarı tercih etmeyeceğim. 1 saatlik olay 300 sayfa yazılıp nasıl gram ilerlemez, anlayamıyorum. En çok satan listesine nasıl girmiş bu kitap, gibi bir sürü soru sorulabilir. Okumayın, gidin başka bir kitap alın okuyun.
Ne umdum, ne buldum, dediğim bir kitaptı bittiğinde. Aoko adlı bir kızın, başka bir gezegende yaşadığı maceraları diye düşünüp aldığım fakat yanından bile geçmeyen bir kitaptı. Özellikle bazı okuyucuların 'peri masalı' diye belirttiği kitap olunca şans vermek istedim. Kitabın konusu Aoko diğer adı ile Mavi'nin hayatını anlatıyor. Eğer 12 - 13 yaşlarında ya da ona yakın yaşlarda olsaydım kitabı çok sevebilirdim. Kitapta sevdiğim yönler;
1. Tartışılmaz Anka karakteri, ilk sırada yer almalı.
2. Kitabın kapak tasarımları,
3. Kitabın ismi ve arka kapak yazıları,
4. Kitabın içinde yer alan bazı cümlelerin güzelliği,
5. İçinde yer alan hikayelerin güzel olması.
Sevmediğim yönler;
1. Beni çok fazla çekmemesi,
2. Gerekli yerlerin kısa tutulup, gereksiz yerlerin çok uzatılması,
3. Kapak tasarımı ile konunun uyuşmaması,
4. Son sayfalarda, belki de en önemli kısımlardan birinde, hızlı hızlı yazılıp kitabın bitmesi.
Şu anlık aklıma gelenler bunlar.
Kitap hakkında görüşümü tekrar yazıyorum çünkü telefonum ilk yazdığımda kapandı ve incelemem gitti.
Son Kamelya ve Kelebek Adası kitabından sonra okuduğum ve elimden şimdi bıraktığım 3. kitabı.
Kitabı okurken 'Bu kadarı abartı,' veya 'Yok artık,' gibi tepkilerden ziyade olaylar çözülürken yüzünüzde bir gülümseme oluşuyor. Kadın öyle bir yazıyor ki diğer kitaplarını almak istiyorsunuz. Hep aynı şekilde aslında. Fakat çok güzel detaylarla süslenmiş. Diğer kitapları gibi bu kitabında da her türden var. Aşk, gizem, umut...
Eğer hemen okumak için bir kitap arıyorsanız Sarah Jio kitapları idealdir.
Sonunu ne kadar bilsemde kabul edemedim. Zaten böyle olacağı kapakta yazan sözlerde vardı. İnsanın aklında çoğu soru kalıyor: " O adam kimdi? Amacı neydi? Neden onları korkutmak istedi?" ...
Fakat bunun çocuğun bildiklerini yazdığı bir günlük olduğunu unutmamak gerek. Bence adamın kitabı yarım bırakma nedeni devamını bizim getirmemizi istemesi. Bana kalırsa o defteri polisler buldu. Sonra soruşturma falan. Neyse bunlar bende kalsın esas soruya gelelim. Okunulur mu? Okunulur.
Ortaokul zamanındayken bunu Wattpad üzerinden çevirisini okumuştum. O zamanlar farklı, heyecanlı gelen bu serinin büyüdükçe saçmalığını kavradım. Özellikle 14-15 yaşlarındaki kızları tamamen sarmıştı bunun ünü. Fakat daha ergenliğe yeni giren kızlar için çok fazla bir kitap olduğunu düşünüyorum. Sonuç olarak olmasa da olur.
Açık konuşmak gerekirse ben bu kitabı beğenmedim. 408 sayfa içinde oradan buradan toplarsak 100 sayfayı falan okurken esnemedim. Bir arkadaşım tavsiye etmişti ve kitabı okurken bana şöyle demişti: "Elime yapıştı," gerçekten öyle. Kaç gün bitsin diye uğraştım ama bitmiyordu.
Bu kitabı ben çok küçükken annem hediye almıştı. Tabii benim yaşıma göre olanı. O kadar hoşuma gitmiş ve ağlamıştım ki şu an bile aklıma gelince mutlu olurum. Şu an o kitap nerede bilmiyorum ama adam o kadar güzel işlemiş ki bu kitabı her yaştan okuyucu için harika bir detay.
Her insanın okuyup kendi hayatına yön vermesi gerektiğini aşılayan bir kitap. Nasıl bir duygu, nasıl bir kitaptır bu? Her sayfasında ayrı dram yüklü olan bu efsane uzun yıllar gönlümde taht kuracak. Hasan'ın, Emir'e olan bağlılığı o kadar masum ki.. Okuyun, ne demek istediğimi o zaman anlarsınız..
