Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Biraz Uzun Bir Yazı Oldu....
Stockholm sendromu, bir rehine veya istismar kurbanının, kendisini rehin alan veya istismar eden kişiyle duygusal bir bağ kurduğu psikolojik bir durumdur. Bu terim, ilk kez 1973 yılında Stockholm'de yaşanan bir banka soygunu sırasında, rehinelerin soygunculara karşı geliştirdiği sempati ve savunma duygularından türetilmiştir. Bu sendrom,
YAZAR VE ŞAİRDE KALICILIK
Yazar yahut şair, yazma konusunda istekli olduğunda edebi yolda okunur ve dişe dokunur bir ürün ortaya çıkarabilir. Kendini yazmaya yürekten verdiğinde sanatı ve toplumu peşinden sürükleyebilir. Karaladığı her satırın hakkını verdiğinde adım adım ön plana çıkabilir ve kitleleri etkileyebilir konuma gelebilir. Okuru tam anlamıyla düşündüğünde,
Reklam
"Dört dörtlük kadınlar görüyorum , zerafet, kıyafetler, entelektüel birikim vs. fakat at hırsızı görünümlü, yüz kelimeyle hayatını idame eden tiplere bağlanıp aşk acısı çekiyorlar. İnsan insanla sınanıyor demek ki..."
Freud (2018, s. 42) bireysel varoluşu haz ilkesiyle açıklar ve onun toplumsallığı yarattığını öne sürerken, “acıya karşı en korunmasız olduğumuz zaman, sevdiğimiz zamandır; en çaresiz olduğumuz zaman ise sevdiğimiz nesneyi ya da onun sevgisini yitirdiğimiz zamandır” der. İnsanın yegâne amacının mutlu olmak olduğunu, bu uğurda çaresizliğe düşmemek için hem doğadan korunması gerektiğini hem de insani ilişkilerini kültürel bir dünyayla güvence altına almaya çalıştığını, böylece uygarlığı yarattığını iddia eder. İlkel insanın bireysel özgürlükler açısından daha hür varsayılabileceğini fakat bunun sürdürülemez olduğunu dile getirirken, uygarlığı sefaletin nedeni olarak gören romantikleri de eleştirir (Freud, 2018, s. 46-56). Diğer bir ifadeyle, içinde yaşadığımız kültür dünyası ve hareket ettiğimiz örüntüler Freud’a göre insan doğasının ürünleridir. Bu nedenle insan toplum içinde yaşar, onun yeniden üretimine katılır, içgüdülerimizin bize bildirdiği gibi kaybetmekten korkar ve çaresiz kalmamak için önemler alır ve böylece uygarlaşırız. Bunun yanında uygarlık, güvenlik ihtiyacı için iki ana içgüdüyü, cinsellik ve saldırganlığı bastırır (Freud, 2018, s. 72). İnsan kendini koruyacak duvarlar örerken, içgüdülerini içeriye yöneltir. |Birikim Dergisi, Sayı 372, Nisan 2020
Dünyadaki kayıtlı tüm müzikal birikim silincek, 90’lardan tek parça kurtarma hakkın var deseler… Hangisi olurdu?
2(aslinda 3 ama 1 yil okumaya ara verdim) yillik birikim olsun benimkide
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.