'Eğer dünyada yaşamım boyunca tek bir kitap okuma hakkım olsaydı o da bu kitap olurdu' demiş kitabı okuyan okuyuculardan biri. Hakkında tek bir kötü yorum okumadığım Bronz Atlı' ya bende başlamış ve bitirmiş bulunmaktayım...
Yaklaşık yarım saat önce kitap bitti... Bende bittim. Bu nasıl bir kitap? Bu nasıl bir hikaye? Nasıl bir hayat, savaş, aşk, dram hikayesi...
1941-1942 yıllarında 2. Dünya savaşının ortasında kalmış bir Rusya'da Leningrad şehrindeki Tatyana'nın hayat öyküsüne şahitlik ediyoruz. Gerçekten okuduğum en güçlü kadın karakterlerden biriydi Tatyana ve tabii ki Alexander... Tek düze, monoton ve normal bir şekilde süren hayatlarına savaşın ve ölümün elinin değmesi ile birden tepetaklak olması beni feci halde sarstı, savaş psikolojisini, açlığı, soğuğu, ölümün gerçekliğini kalbimin en derinlerimde hissettim.
Aşk hikayelerine inanılmaz bir antipati ve ön yargı besleyen beni bile içine alan, sarsan, çarpan birçok duyguyu sinemde hissetmeme sebep olan bir kitaptı. Evet, buraya kitap hakkında bir inceleme yazmaya çalışıyorum ama kelimelerin yetersiz olduğunun farkındayım. Kendimi bu kitabı okuduğum için inanılmaz şanslı hissediyorum, alacak ve okuyacak olanlar bir saniye tereddüt etmesin. Keyifli okumalar...