Freud
_Söz ile Sihir eskiden aynı şeydi; sözlerin sihirli güçleri vardır.
_Sevgi ve sinir doğru orantılıdır.
_Aşk yoktur; libido vardır. Aşık insan deIidir.
_Dünün mutsuz çocukları, bugünün psikopatlarıdır.
_Hiçbir önerme, kendi kendisinin kanıtı olamaz.
_Sanat, çocukluk tecrübelerinin büyüklüğe
Aldır gönül!
Merhamet ve mesuliyetin diğer kutbu ahlâkî kayıtsızlıktır: Ötekinin ıstırabını görmezden gelmeyi mümkün kılan bilinçli cehalet, ihtimam yokluğu ve inkâr hali. Kalbin ölümü. Ahlâkî kayıtsızlık başkasının iniltisini duymamak için kulaklarımızı tıkadığımız ve ortalıkta dönen büyük yalana hiç itiraz etmediğimiz gün başlar.
İyiler ayrı bir
BİR TUTAMAK MESELESİ: OĞUZ ATAY
“Anlamasan da olur. Kimse anlamasa da olur. Gerçek hürriyet budur Olric. Ben anlıyorum. Anlatamasam da olur.” (Tutunamayanlar, İletişim Yayınları, syf. 417)
Oğuz Atay için var olmak bütün çelişkilerine, saçmalıklarına ve zorluklarına rağmen anlama tutunmak, anlamı idrak etmekle ilgili bir serüvendi. Okuduğu onca kitabın ardında saklı bulunan
Bu bir hissetme meselesi.
Gönül kitabına harf lâzım değil...
Tabduk Emre🌿
Bu bir hissetme meselesi;
gönül kitabına harf lazım değil.
Tapduk Emre
KIYMET BİLMEK🕊
Evlilikleri ömürlük yapan, nihayet ölümle sonlandıran meselenin kutsallığında sabrını çektiğin acılara dayanabilmektir. Peki bu dayanma çabası yalnız mı yapılır veya (yalnız kalmış birinin yardım elini koynunda hissetme imdadıyla) yapılabilir mi? Kıymetini bilmeyenle yalnızca çocuklarını koruma iç güdüsü içerisinde kaç kalp kırıklığına, hayattaki nefesini kaç defa kaybedişine dayanabilir insan! Sabır meselesi, çekilen eziyeti Allah'ın rızası diyerek ve o, o dediğimiz Allah'ın nurundan numulelerle nakşı tekrarlanamaz güzellik topluluğu bir vücud, o insan, kul, rızayı gözetmeyenin ellerinde, kirli, nedameti yaşamamış kalple madde dünyası hayasızlığı dipten tepeye her daim hayatının her anıyla meşgul eden ziyanlar ziyanı diğer bir insanı hangi, bilmediği incinmemiş duygularıyla saklayıp onu yanında isteyebilir! Ki o...Ah o ki, duygusu kendisine kalmayan başkalarının keyif hayatına duygularını serpe seren, kendisine kalanıyla güzelliğin imdadına yetişen insan, bırak, bırak artık periler gibi sihirli ellerini. Allah'ım de, senin sevgin varken, ben insanların beni üzmelerine sevgimi ısmarlamak istemiyorum.
-
Güzellikle kalın okurlar.⚘
Asla maske takma...!
Kederliysen kederli ol o zaman; suçluluk hissetmeden, iyi ya da kötü diye yargılamadan. İyi-kötü meselesi yok bunda, sadece öyle işte. Ve gittiği zaman da bırak gitsin. Tekrar gülmeye başladığın zaman, “Biraz önce üzgündüm, şimdi nasıl gülebiliyorum?” diye suçluluk hissetme. Gülebilmek için birinin espri yapmasını, buzları kırmasını bekliyorsan, bu da ikiyüzlülüktür. Mutluysan mutlu ol, rol yapmana gerek yok.
Ve unutma, her an atomik bir gerçekliktir. Geçmişe de, geleceğe de bağımlı değildir. Her an atomiktir. Birbirlerini dizi halinde izlemiyorlar, çizgisel değiller. Her anın kendi oluşu var ve sen de o olmalısın, o anda, başka bir şey değil. Gerçek bu anlama gelir işte...
Bu bir hissetme meselesi.
Kitap sayfalarında hisler yazmaz, harfler yazar.
Gönül her dilden konuşur, gönül kitabına harf lâzım değil...
Taptuk Emre