Çay, Kahve, Kürtler (İbrahim Halil Baran, K24)
Edinebildiğim kaynaklarda Kürtler ile çayın birlikte geçtiği en eski metin, 1928 tarihli bir devlet raporudur. Azerbaycan Tetkik ve Tetebbu Cemiyeti’nden V. M. Sısoev, SSCB Eğitim Komiserliği için hazırladığı raporda bir Kürt ağanın evindeki gözlemini aktarır. Sısoev, Laçîn’in Mîrik köyünün sahibi bu Kürt’ün zenginliğini belirtmek için “Onun
Sırra Kadem Kâtibi'nden
Görmezden Gelme... 6. sınıf öğrencilerime "iyilik" konusunu anlatmak için hazırladığım sunumda, bir kısa film izletmiş ve sonrasında da "Mutluluğa tanık olmak için iyiliğe yanık olmak şarttır." gibi bir cümleye yer vermiştim biraz da şiirsel bir üslupla. İşte yaşadığım ve şimdi yazacağım olay tam olarak bu cümleyle
Reklam
Işte Necip Fazıl'ın Aşkı...
"Üniversiteli delikanli kolejli kıza bir voleybol maçında rastladı.Okul salonundaydı maç Tribünsüz,minik bir salon.. Seyircilerle, oyuncular arasında, sahanın çizgisi vardı sadece.. O kadar yakındılar..Delikanlı, bu tatlı, bu güzel, bu dünyalar şirini kızı ilk defa göruyordu takımda.. Hoşlandıgını, fena halde hoşlandıgını hissetti. Az sonra
Bir Kadını Ağlatmak Zor Değildir Alında
Bir kadını ağlatmak çok zor değildir aslında. Kadınlar her şeye ağlayabilir; bir filme, bir şarkıya, bir yazıya. En az erkekler kadar yani! Ama bir kadını yürekten ağlatmak zordur. Eğer bir kadın yürekten ağlıyorsa, Ağlatan onun yüreğine ulaşmış demektir.... Ama o yüreğin değerini bilememiş olacak ki Ağlatan gözünü bile kırpmadan teker
FARİD ATTAR İslam inançlarından, tarihinden ve irfanından örnekler sıktır: 'Khezr, aklı yalnızca Tanrı'ya dayanan biriyle arkadaşlık aradı . Adam reddetti Ve Hızır'a dedi ki: "Biz ikimiz arkadaş olamayız, çünkü varoluşlarımızın farklı amaçları var. Ölümsüz yaşamın suları senindir, Ve her zaman yaşamalısın; hayat senin
Divit Kalem Dergisi Sayı 14
-Ortaoyuncular’da yer almış bir sanatçı olarak çok yakın bir zamanda kaybettiğimiz Türk tiyatrosunun usta oyuncularından Ferhan Şensoy hakkında neler söylemek istersiniz? Onun hayatınıza nasıl katkıları oldu? - Renan Bilek: Ferhan ağabey benim ustamdır. Tiyatro ustamdır. Benim hayatta birçok hocam oldu ama gerçek anlamda sadece iki ustam oldu. Müzikte Cem Karaca, tiyatroda Ferhan Şensoy. Her ikisi de hemen hemen aynı dönemde oldu. Aynı zamanda girdi hayatıma. Tam arayış ve adanış zamanımda. 19-20 yaşlarımda. Sınavla amatör grubu Nöbetçi Tiyatroya girdim önce. Sonra profesyonel olup Ortaoyuncular’a geçtim. Ferhan Şensoy yazarlığıyla, kendi oyunculuğunu yaratan bir ekoldür bu coğrafyada. Hiç şüphesiz de bir dâhidir. Ekol kavramını da en ideal şekilde kullanabileceğimiz bir ustadır. Ekol (école) bildiğiniz üzere Fransızcadır ve “okul” anlamına gelir. Bu noktada Ferhan Şensoy ve Ortaoyuncular, hem sanatsal anlamına uygun olarak, kendine özgülüğü, farklılığı hem de kavramsal düzeyde yetiştirdikleri, dokundukları, elini değdirdikleri açısından bir okul olmayı ifade eder. Doğrusu şu ki, oyuncu olmama sebep olan kişidir ustam. Ben sahne kullanmayı öğrenmek ve belki oyun müzikleri yapmak için girdiğim Nöbetçi Tiyatro’dan ustamın etkisiyle oyuncu olarak mezun oldum. Eğer bugün hasbelkader bu sanat dalında üretim yapıyor, sahneye çıkıyor, ciddiye alınıyorsam, ustam Ferhan Şensoy ve onun bizlere sunduğu ufuk sayesindedir.
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.