Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Siyah cübbeli rahipler, yerini beyaz önlüklü psikokoglara bıraktı. Üç beş saatte günahlarımızı itiraf edip melek oluyorduk. Şeytanımızla barıştık.
Hayal Kırıklıkları ve Kurtuluş
Hayatım hayal kırıklıklarıyla geçti. Yeniden toparlanıp ayağa kalkmanın ne zor şey olduğunu ve toparlanma süreci içindeki şizofreninin zor bir durum olduğunu inanın çok iyi biliyorum. Gücümüzü güçsüzlüğümüzden, erkekliğimizi korkaklığımızdan almadıkça, yenilgilerimizi kabul ederek tırsmadıkça üzülmeye devam edeceğiz. Doğrudan para istemeden akıl istemeye başlarsak, milletimizin üstündeki kara bulutlara parlak bir güneş doğacaktır.
Sayfa 99
Reklam
Fazla istemenin günah olduğu İslam dininde isteklerimizi yumuşatmak zorunda olmasaydık, kim bilir neler isteyecektik?
Yazın gitsin... Kimse yazıyı ciddiye almıyor nasıl olsa. Yazın ve rahatlayın.
Güzel susmak sanattır. Karşındaki cahile verilen gizli bir konferanstır. Bilmediğin için değil, bildiğin halde susmak anlamlıdır. Biliyor gibi yapıp susmaktan bahsetmiyorum, bilip susmak kıymetlidir!
Anlamsız, samimiyetsiz, sahte günlerin tozunda sözlerimizle parlatmaya çalışıyoruz kendimizi ama her söz hikmetten uzaklaştırıyor insanlığı, ağızdan çıkan her sözle biraz daha yaklaşıyoruz cehenneme, oysa cennet suskunların krallığı olacak.
Reklam
Birazcık kafa dinlemek için hapishaneye düşmek,hastaneye yatmak veya ölmekten başka çaremiz kalmadı.
Beden Dili ve Bilinçaltı
Beden dili, sözlerimizin bilinçaltıdır. Adamın biri Hz.Ali'yi çok sevdiğini söyler, ama Hz.Ali, ona şöyle der: "Hayır, yalan söylüyorsun, eğer sen beni gerçekten sevmiş olsaydın, ben de seni severdim. Oysa ben seni hiç sevemedim." Önyargı; beden dilinin bize verdiği, ilk samimi tüyolardır.
Sayfa 29
Sevmenin Sınırları
İnsanımız, sevmenin sınırlarını bilmez. Sevgisi kuşatmacıdır. Sevgisiyle kucaklarken ümüğünü sıkar. Rahat vermez. Seni sevenin varsa boş vaktin yoktur. Kendi başına kalmak isteyip, bunun için binlerce gerekçe gösterdiğinde, araya düşmanlık girer. Sana, son derece insani olan yalnız kalabilme duygusunu, düşmanlarından başkası yaşatmaz.
Sayfa 126
Yuvarlanıp Gitmek
Dırdırla, vırvırla ilerlediğimiz uzun, ince, kutsal bir yolculuktur evlilik... İki değirmen taşı, iki ömrü törpüler durur. Yıllar geçer ve delirerek aklını başına alırsın: "Benim karım iyidir, çocuklarımın anasıdır, hem zaten kavga ailenin tuzu biberi! İyi ki yıkmamışım evliliğimi, yuvarlanıp gidiyoruz işte..." Yuvarlanıp gitmektir evlilik. Dört yana yuvarlanmadan yürümez bu iş!
Sayfa 25
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.