Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Seda

Bir aileden bir yazar çıkarsa, o aile bitmiş demektir. Aslında aileye bir şey olmaz, ezelden beri böyledir bu. Oysa annesini, babasını ve kardeşlerini öldürmeye çabalarken, yazar kendi makûs kaderiyle yüzleşip onları yeniden kanlı canlı karşısında bulacaktır.
Reklam
Seda
Bir kitabı okumaya başladı
Yalan Dolan
Yalan DolanVeronica Raimo
7.7/10 · 54 okunma
184 syf.
·
Puan vermedi
·
17 günde okudu
Kabuk
KabukZeynep Kaçar
8.4/10 · 3.166 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Sonra onu çok sevdim. Uzun yıllar sevdim. O gün beni, karşılıksız seviyorum yanılgısının azabından kurtardığı için sevdim en çok. En çok bu yüzden.
Yürürken yürümüyor, yemek yiyemiyor, uyuyamıyor, sürekli tebessüm ettiğim halde acıdan ölüyordum. Belki onu bu yüzden çok sevdim.
Reklam
Bir denge isterken bir mucize tuttu dünyayı tutan avuçlarımdan. Aşk neydi? Bir duygu, bir fikir, bir oluştan öte, bu zalim dünyaya bir başkaldırış, bir haykırış, bir direniş. Var olduğumuzu bilimsel metotlarla ve vazgeçilmez bir kesinlikle ispatlayan tek heceydi. Formülünü çıkartabilirdim başka bir şey düşünebilseydim. Çünkü aşk bilimseldi. İspatlanabilir gerçeklikti. Aşk hayattan alabileceğimiz en büyük intikamdı.
Bir erkeğin aşkı çok şaşırtıcıdır. Her zaman öyledir. Nedeni olmadığı gibi bir anlamı da yoktur. Sıradan bir kadına aşık olur ve kayıtsız şartsız kabul eder, o yeryüzünün en eşsiz varlığıdır. Eşsizliği tüm kadınlarla aynıdır. Oysa her kadın başka türlü bir derinlik, başka türlü bir kuyudur. Ve açını iyi ayarlamasını bilirsen her kadın kendi dünyasında çok katmanlıdır. Sırf bir dünya kurabildiği için.
Aşk doğanın kadınlardan intikam alma yöntemi miydi yoksa? Madem baş edemeyeceksin ne demeye âşık oldun be kadın? Yazık değil mi o güzelim canına.
Ya o umursamadığım, telefonlarına bakmaya tenezzül bile etmediğim, suratlarına kapılar çarptığım onlarca adamın ahı tutmuşsa?
Güzelleşti tamam ama içi boşaldı sanki, kabuk oldu. Aşk o pırıl pırıl zekâsını piç etti.
Reklam
Canım yer değiştirdi usulca, ben ben değildim sanki, o oldum.
Özlemek çok garip bir duygu. Çok çılgın. Çok acıklı. Çok yoğun, çilek reçeli gibi koyu. Ateş ne kadar çoksa o kadar yapışkan.
Anlardan ibaretti hayat. Bir şeylerin yer değiştirdiği, yitirildiği, farkına varıldığı, unutulduğu anlardan ibaret. Diğer sonsuz anların belki hiç kıymeti yok. Ama bazı anlar gözle görülecek, elle tutulacak, koklanacak kadar keskin. Onun içimde olduğunu bildiğim an gibi. Kesin.
Hangi an geri gelebilmişti? Yitirmeyi kabullenmek insanın en zorlu sınavlarından biriydi. Şimdi ve hala başka bir yitiriş sınavının ortasındayım ama artık kalbim olmadığı için, rahat sayılırım.
Ne olursa olsun geleceğe inanmış olmayı diliyordum büyük bir telaşla.
299 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.