Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

buse

Kişi, sabit ve statik bit varlık değil, akışkan bir süreçtir; bir blok ya da katı bir madde değil, akmakta olan bir ırmaktır; sabit sayıda belli özelliklerden oluşan bir şey değil, sürekli değişen potansiyeller grubudur.
Sayfa 187
Reklam
Kendi olmak demek, deneyimini bir maske altında tutmak ya da olmadığı bir biçim ya da yapıya sokmak değil, gerçek duygu ve tepkilerinde mevcut olan bütünlük ve uyumu keşfetmektir. Yani gerçek benlik ona dayatılan bir şey değil, kişinin deneyimlerinde rahatça keşfedilen bir şeydir.
Sayfa 176
Ben ne isem, ne durumdaysam eylemlerim de ona göre, ona uygun olur.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Güzel eylemlerin karşılığını başkalarından beklemek, çok kararsız ve bulanık bir varlığa bel bağlamak olur.
Sayfa 217
Her ülke nefret eder komşusunun tanrılarından, ve inanır gerçekliğine yalnız kendi tanrılarının
Reklam
buse tekrar paylaştı.
Resmini satmak, sergi açmak, üne kavuşmak değildir derdi Van Gogh'un. Anlaşılmaktır. Kendinden duyduğu kuşkuyu dengeleyecek, ona güven verecek bir ilgi. Yalnızca bu.
Belki de “sahip olmak” güdüsünün böylesine güçlü olmasının sebebi, ölümsüzlük duygusunu tatmin etme konusundaki etkinliğidir. Kendimi, sahip olduğum şeylerden oluşan bir bütünlük olarak kabul edersem, onların yok olmazlığı, benim ölümsüzlüğümü sağlayacaktır.
Sayfa 111
Bilgi, bizi kendisine köle kılacak bir dogma haline dönüştürmemelidir hiçbir zaman. İşte bu tür davranışlar, “sahip olmak” ilkesinin özellikleridir. “Olmak” kökenli bir davranış biçimi ise bilgiye başka türlü bakar. Bu açıdan bilgi, araştırıcı bir düşünme sürecidir ve kesinliğe vararak bitmeyi, sona ermeyi istemeyen bir eylemdir.
Çünkü ticaret, her türlü puta tapınma eylemine dönüşebilir ve ihtiras da her türlü yanılgının kaynağıdır.
Sayfa 84
Günümüzde entellektüel yaşamın gizli köşelerinde uykuya dalmış olan çok sayıdaki iyi düşünceyi, çoğunu ilk kez dinlerin oluşturup kullandığı düzenleme araçlarıyla bir araya getirmeyi nasıl başarabileceğimizi düşünmemiz gerekiyor. Bu düşüncelerin dünyadaki hak ettikleri ilgiyi görmesini sağlamak için en iyi yol, böyle bir birliktelik kurmaktan geçiyor.
Sayfa 290
Reklam
Samimi olarak hissetmeye eğilim gösterdiğimiz, ancak destekleyici bir yapı ve varlıklarını aktif bir şekilde anımsatan bir sistem olmadan, günlük yaşamımızın kaosu içinde kolaylıkla göz ardı edip unutabileceğimiz duyguları besleyecek ve koruyacak kurumlara gereksinimimiz var.
Sayfa 288
Kisi hangi ilkeye yakın durursa, tüm yaşamı o ilkenin ağırlığını ve izlerini taşır.
Sayfa 45
Sanatçıların görevi, artık bıktırıcı derecede tanıdık olan ancak önemini hiç yitirmeyen düşüncelere gözümüzü zorla açmak için yeni yollar bulmaktır.
Sayfa 227
Hristiyanlık öğretisinin gücünün temelinde, İsa’nın bir insanın yaşayabileceği en büyük acıyı çekerek ölmesi vardır. İsa ölüm biçimiyle, hastalık ve derin üzüntü nedeniyle acı çeken insanlara yalnız olmadıklarını kanıtlar- onlara acı çekmekten olmasa bile, o kadar insan arasından seçilerek korkunç bir cezaya çarptırıldıklarını düşünüp kapıldıkları mağlubiyet duygusundan kurtarır.
Sayfa 214
Seküler dünyamız, bizi kendi yerimizde kibarca tutmayı başaran türdeki ritüellerden yoksundur. Zihnimize şu düşünceyi bize hiç fark ettirmeden yerleştirir: içinde bulunduğumuz şu an tarihin en büyük anıdır ve hayattaki her şeyin ölçüsü insanların elde ettiği başarılardır- sonunda kendimizi dipsiz bir endişe ve kıskançlık girdabında buluruz.
142 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.