Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Büşra

Büşra
@busrayol
Diyetisyen
9 okur puanı
Ağustos 2018 tarihinde katıldı
Sevinciniz maskesinden sıyrılmış kederinizdir. Şimdi kahkahalarınızın yükseldiği o kuyu çokça zaman gözyaşlarınız olmuştu.
Reklam
Yokluk korkusu yoksunluğun bizzat kendisi değil midir? Kuyunuz suyla doluyken çekilen susuz kalma korkusu değil midir asıl giderilemez susuzluk?
Kitaplarımızı, hayallerimizi elimizden alsalar, öylece ortada kalakalacağız. Neyi sevip neden nefret edeceğimizi bilemeyeceğiz. Etiyle, kemiğiyle gerçek birer insan olmak bizim için o kadar zor ki !

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Belki insan refah içinde yaşamayı sevdiği kadar ıstırap içinde kıvranmayı da sever... Istırap çekmek belki ona refah içinde yaşamak kadar fayda sağlayacaktır kim bilir ?
Dünyayı tanıdıkça hoşnutsuzluğum daha da artıyor; her geçen gün insan karakterinin tutarsızlığına ve akıllı, duygulu görünenlerin bile güvenilmeyeceğine olan inancım güçleniyor.
Reklam
Fazla bilmek mutsuzluk getiriyor. "Ne mutlu cehaletin koruyucu rahmi içinde cenin gibi büzülüp yatanlara".
İnsanın geçmişini araştırması acı veren bir deneyimdi. Mutlu olabilmenin tek şartı "unutmayı" başarabilmekti.
Sayfa 185
Ne zaman bir kitap açıp okusan bir ağaç gülümser ölümden sonra yaşam olduğunu bilen.
İnsan, tarihin rüzgârı karşısında, okyanusa düşmüş bir ceviz kabuğu gibidir. Ne kadar şuurlu davranmaya çalışırsa çalışsın, kaderi dalgaların insafına kalmıştır.
Sayfa 49
Çocukluğumun ilk yıllarında derin bir yara aldığıma dair bir his vardı içimde, hiçbir yere ait değilmişim gibi geliyordu, sanki başkaları kadar layık değildim bir şeylere.
Sayfa 99
Reklam
Zaten, bir felakete sükûn ve itidalle tahammül edenlerin manzarası, o felaket için ağlayıp çırpınanların manzarasından çok daha korkunç ve ezicidir.Kuru ve sabit gözlerin arkasında nasıl bir ateşin yandığı; yavaşça kalkıp inen göğsün içinde nelerin kaynadığı bilinmediği için insan mütemadi bir ürkeklik ve tereddüt içinde üzülür...
Belki de yüreksizlerin asıl cezası budur; gerçeği,iş işten geçtikten sonra, artık yapılabilecek hiçbir şey kalmadığında görmek, anlamak.
Sayfa 416
Hafifçe gülümsemesine karşın, bu adamda alttan alta acılı, yaralı bir şey seziliyordu; üzerine bir kat sevecenlik, güler yüzlülük cilası vurulmuş hayal kırıklığı ve yenilmişlik.
Sayfa 325
Pusulanın hep kuzeyi gösteren ibresi gibi, bir erkeğin suçlayan parmağı da daima, mutlaka bir kadını gösterir.Her zaman.
Sayfa 7
Kırılgan yaşamlarımızın her anında başımıza gelebilecek beklenmedik olayları düşünecek olursak, her yeni gün bir mucizedir.
"Deli olmak, düşüncelerini iletmekten âciz olmak demek.Sanki yabancı bir ülkedesin,çevrede olup biten her şeyi görüyor, anlıyorsun, ama istediğini anlatmaktan, dolayısıyla da yardım bulmaktan umutsuzsun, çünkü orada konuşulan dili bilmiyor, anlamıyorsun." "Hepimiz hissetmişizdir bunu." "Hepimiz şu ya da bu biçimde deliyiz zaten."
Sayfa 73
Reklam
Şu beğenmediğimiz, akılsızlığa misal olarak zikrettiğimiz eşeklerin içinde ne filozof kafalılar vardır bilir misin evlat?.. Yedikleri sopaların miktarı ne olursa olsun yürüyüşlerini değiştiremezler. Hızlı gitmenin sopadan kurtulmak için çare olmadığını,çünkü sahiplerinin büsbütün hırslarını artırarak kendilerini atlarla yarıştırmaya sevkedeceğini biliyorlar...
Sayfa 73
İnsanlar kendilerinden daha çok şey bilen birini çevrelerinde görmekten hoşlanmazlar.Sinirlenirler.Doğru konuşarak onları değiştiremezsin,kendileri öğrenmek istemelidir, onlar öğrenmek istemiyorlarsa bir şey yapamazsın, ya çeneni kapar ya da onlar gibi konuşursun.
Sayfa 159
Güç ve Adalet
Adil olanın peşinden gidilmesi doğrudur, en güçlünün peşinden gidilmesi ise kaçınılmazdır.Gücü olmayan adalet acizdir; adaleti olmayan güç zalim. Gücü olmayan adalete mutlaka bir karşı çıkan olur, çünkü kötü insanlar her zaman vardır. Adaleti olmayan güç ise töhmet altında kalır. Demek ki adalet ile gücü bir araya getirmek gerek ; güçlü olanın ise adil olması gerekir. Adalet tartışmaya açıktır. Güç ise ilk bakışta tartışılmaz biçimde anlaşılır.Bu nedenle gücü adalete veremedik, çünkü güç, adalete karşı çıkıp kendisinin adil olduğunu söylemişti. Haklı olanı güçlü kılamadığımız için de güçlü olanı haklı kıldık.
Sayfa 416 - Doğan Kitap
Çoğu zaman mesele Tanrı'nın ne olduğu değil,bizim onda ne gördüğümüzdür.Sevgi dolu olanlar merhameti görür, zalim olanlar şiddeti. Zeki olanlar aklı görür, aptal olanlar kör inancı; âlimler bilimi görür, cahiller mucizeyi.