Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

BÜŞRA ZADEOĞLU

BÜŞRA ZADEOĞLU
@busrazade
tersine ve baş aşağı çevirerek anlamaya geldim hayatı
Dünya yuvarlak değil! Dünya bir tarafı yukarıda olan oval bir tepsi. Hepimiz kayıyoruz. Gümüş bir tepsiden düşüp kırılan kristal bardaklarız.
Reklam
Ben dünyayı dinleyen yetmiş beş kiloluk bir stetoskop oldum.
“Sus!” diyorum. “Lütfen. Şu an, dünya üzerinde konuşanları düşün. En az altı milyar insanın yarısı konuşuyor. Bir şeyler anlatıyor. Ne büyük bir ses! Ne büyük bir gürültü! Dinle! Çin’de üçüncü çocuğunu aldırmak için doktora yalvaran kadını, Macaristan’da dilenen adamı, Kanada’da karşısındaki erkeğe kur yapan erkeği. Duy bunların hepsini. O milyarlarca insanın hep birlikte konuşarak yarattıkları korkunç gürültüyü dinle!"

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Doksan yaşındaki şirin neneler dünya üzerinde yaşayan en kötü insanlardır ve aynı zamanda en çok acı çekmiş olanları…
Hiçbir yere ait olmayanları iyi tanırım. Her yere aitmiş gibi davranırlar.
Reklam
Konuşmalarımız, elli kelimelik bir bulmaca. Çok fazla tanıdık hayatı. Şimdi kusma zamanı!
İnsan önce hayatta kalmış sonra inanmış ve en son reddetmiştir. "Neden?" sorusu ise ne hayatı, ne de yaratıcıyı merak eder. Merak ettiği tek konu kendisidir. Ve kendisiyle o kadar ilgilidir ki, soruyu soran kişi içinde iyiliğe yatkın birçok özellik barındırmasına, hiç tanımadığı bir insanın hayatını kurtarmak için kendisininkini tehlikeye atabilecek olmasına rağmen yakın çevresine, sırf "kendisi" olduğu için acı çektirecek kadar bencildir. Filozoftur. Düşünür. Nedenleri merak eder. Elinden geldiğince de erişir. Ama tek sorun, elindeki nedenlerle ne yapacağını bilememesidir.
Kayra, bir gün bana "Mutsuzluğuna hiçbir çare aramıyorsun" demişti. “Ve en büyük acının kendininkinin olduğunu düşünüyorsun. Dünyadan haberi olmayan bütün geri zekalılar gibi. Ölmesine çeyrek kalmış, herkesi yaşadığına pişman etmeye çalışan, sağlıklı oldukları için suçluluk duymalarını isteyen hastalıklı, yaşlı bir kadın gibisin.”
Halkı aptal ama azınlıkları var olma çabası içinde yarı tanrılar yaratmış bir toplum. Bu yarı tanrılar bugün üstünde yaşadığımız dünyanın edebiyatını, müziğini, resmini, politikasını belirlemiş olanlardı.
Bir kıza aşık olmuştum. Onu görmek için altı saat yol almam gerekiyordu. Bir sabah, treni kaçırdım. Aşık olmaktan vazgeçtim.
Reklam
Dünyanın en güzel sanat eserini yaratıp on dakika seyrettikten sonra yakan bir ressam gibi ben de keşfettiğim düşünce cennetimi tasfiye ediyordum.
Bir keresinde sana evlerin tavanlarının Tanrı’nın çoklu gözü olduğunu söylemiştim sanırım.
Ölümümün iyi tarafı bu, onunla birlikte her şey biter.
çünkü dünya üstünde kim olduğumuzu söyleyip gezme ihtiyacımız o denli sürekli, o denli buyurgan, o denli zorlayıcıdır ki…
870 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.