“Sen bencil biriymiş gibi davranıp kendini korumaya çalışan küçük bir kızsın... Mutlu olmaya hakkın var... Sevmeye de sevilmeye de hakkın var. Çok kötü günler geçirdiğini biliyorum ama o günlerin geride kalmasına izin ver.”
İkiz kardeşi Çiçek’in yerine geçen Dolunay, kız kardeşinin zorluklarla dolu hayatına uyum sağlamaya çalışır. Ancak bu hiç de kolay değildir.
•
Bol bol eğleneceğiniz bir kitap. Ben çok severek ve eğlenerek okudum. Her şeyiyle çok güzeldi. Kahkahalarınız durmayacak, bazen hüzünleneceksiniz ama bitirdiğinizde çok mutlu hissedeceksiniz. İçinizde bir şeylerin kıpırdadığını hissedeceksiniz.
Bir okul düşünün. Sadece en iyilerin gidebileceği bir okul. Kuzeniniz yerine sizin o okulu kazandığınızı düşünün. Halbuki onca hazırlık kuzeninize yapılmıştı. Gitmek istemiyorsunuz ama gitmek zorundasınız. Okula gidiyorsunuz ve ilk dakikadan başınıza büyük bir bela alıyorsunuz.
•
Kurgu sıradan gibi görünse de çok güzel işlenmiş. Betimlemeler, duygu aktarımı her şey çok güzel. Karakterlerin hepsini ayrı ayrı yaşıyorsunuz. Bence anlatmama gerek yok. Gidin alın ve okuyun.
Dünyanın yok olur ve kalan insan ırkı da Cennet diye bir yerde yaşar. Cennette her ailenin sadece bir çocuğu olabilir ve bu çocuk da doğduğı anda göz ameliyatı olur. Bu ameliyatı olmayan çocuklar hem ileriki yaşlarda kör kalır hem de yaşama imkanını kaybeder. Yaşama imkanını kaybeder diyorum çünkü Cennet’teki her şeyde bir çip vardır ve o çip olmadan doğru düzgün yaşam süremezler. Bir partiye gidemezler, bir hastaneye bir okula gidemezler.
Bu yaşam koşullarının olduğu bir dönemde, Rowan ikinci çocuktur. Bu yüzden evden dışarı çıkamaz. Annesi ona her ne kadar evde eğitim verse de O dışarı çıkıp gerçek hayatı öğrenmek ister. Abisinin ona anlattıkları kadarıyla dış dünyayı bilir. Bu durum canına tak eder ve bir gece evden kaçar. Dış dünyayı öğrenmek, özgür olmak ister. Rowan’ın başına dışarıda ne gibi tehlikeler gelebilir?
Açıkçası ben kitabı çok sevdim. Hatta şu aralar ikinci kez okuyorum. Bilimkurgu türünde gerçekten güzel, eğlenceli, aksiyonlu, yalanlı dolanlı bir kitap. Ben bayıldım. İkinci kitabı da çıkmış. Onu daha okumadım ama en kısa zamanda okuyacağım. Siz okudunuz mu? Ya da okumayı düşünüyor musunuz? Bence hepiniz okuyun.
Çiçek çok yoksul büyümüş, yıllarca sadece çalışmak zorunda kalmış ve hayatını buna göre programlamış bir kızdır. Yıllar sonra zengin ve kendisine tıpatıp benzeyen ikiz kardeşiyle yer değiştirir. Bu böyle on beş gün gider. Ancak kardeşi Dolunay' ın nişanlısı vardır ve yakın zamanda evlenecektir. Dolunay bu evliliği kesinlikle istemediği için düğün günü kaçar. Hâl böyle olunca, Dolunay' ın ismiyle Çiçek evlenir. Anlaşma karşılığı yaptığı evlilik Çiçek' i tekrar hayata döndürebilecek midir?
Öncelikle kitap çok çok güzel anlatılmış. Çevirdiğim her sayfada Çiçek sen bunlara nasıl dayandın, dedim. İnsanın içine dokunan, yürek burkan bir öyküsü var Çiçek' in. Siz de Çiçek' in hayata, insanlara, insanların açgözlülüğüne ve doyumsuzluğuna karşı verdiği mücadeleyi okumak isterseniz kitapçılar bir adım uzağınızda. :)
Piraye, son derece özgürlükçü ve eşitçi bir kadındır. Üniversitede birçok kez kendisine ilanı aşk yapılmıştır. Ancak hiçbirini kabul etmeyip Diyarbakırlı Haşim Ağayla evlenir. Diyarbakırın ihtişamlı konaklarına hanımağa olur.
Benim çok ama çok sevdiğim bir yazarın kitabıydı. Yanlış bilmiyorsam Piraye, yazarın ilk kitabı olduğu için bana biraz eksik geldi. Sanki duygu daha iyi aktarılabilirmiş gibi geldi. Ama yine de yalın, sade ve anlaşılır bir dili vardı. Ve bu benim çok hoşuma gitti. Hepiniz okuyabilirsiniz. Çok güzel bir kitaptı.
PirayeCanan Tan · Doğan Kitap · 201644,5bin okunma