Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
448 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Tarihi romanlara merak sarmamı sağlayan, Çanakkale geçilmez sözünü hissettiren mükemmel bir eser.
Çanakkale Mahşeri (Ciltli)
Çanakkale Mahşeri (Ciltli)Mehmed Niyazi · Ötüken Yayınları · 20171,825 okunma
Çanakkale Geçilmez dediler ve asla geri dönmeyi düşünmediler.. bu inançla tarih onları değil, onlar tarihi yazdılar.. selam olsun kefensiz yatanlara
Reklam
"Çanakkale geçilmez..." 18 Mart 1915
Mustafa Kemal Atatürk
Salih Bozok anlatıyor: İngilizler Çanakkale'de Anafartalar Grubu'nu mağlup edip de cepheyi sökemeyince, yeni bir harekete giriştiler ve bu cepheyi sağdan çevirmek istediler. Düşmanın planını bozmak için Kireç Tepe'yi tutmak lazımdı. Halbuki oraya giden tek bir dar yol savaş gemileri tarafından makaslama ateş altına tutuluyordu. Her an gülleler korkunç patlayışlarla ortalığı alt üst ediyor, ölüm saçıyordu. Bir insanın değil, bir kurdun bile geçmesine imkan görülmüyordu. Kireç Tepe'yi tutmak emrini alan Türk subay ve askeri tereddüt içindeydiler; fırsat gözetiyorlardı. Fakat düşmanın ateşi bir an bile kesilmiyordu. Mustafa Kemal bu hali görünce siperlere koştu,askerin arasına karıştı ve sordu: ''Niçin geçmiyorsunuz ? '' İçlerinden biri cevap verdi: ''Düşman ölüm saçıyor, geçilmez !'' Mustafa Kemal zerre kadar korku ve tereddüt göstermeden: ''Oradan böyle geçilir!'' dedi ve ileri fırladı.Mehmetçik artık durur mu ? O da kumandanının arkasından ileri atıldı. Toz, duman, alev ve ölüm kasırgasını yaran askerler karşıya vardılar, tepeyi tuttular.
Çanakkale
Şahika başını kaldırdı, Mukaddes'in işaret parmağıyla gösterdiği yere baktı. Süleymaniye Camisi'nin kandilleri yanıyordu. Caminin yaşlı mahyacısı çıraklarıyla koşarak gelmiş, aklından geçen ilk cümleyi iki minarenin arasına gerilen ipler üzerine kandillerle yazıp asmıştı; "Çanakkale geçilmez."
Sayfa 114Kitabı okudu
…Bütün günümüz adeta merak sancısı içinde geçti. Yalnız yemekten değil, düşünmekten de kesilmiştik. Zırhlıları, tümenleri ve alayları ile Birinci Dünya Harbi düşmanlarının zaferi, hâlâ İstanbul'un surlarında ve sokaklarında idi. Bir tek umut, bir avuç askerde ve Mustafa Kemal denen isimde idi. Nihayet Rumca gazetelerde ilk rivayetler çıktı. Biz,
Sayfa 322
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.