"Bohçam boş
Öteberim eksik
Azığım kuru
Canım aç
Yüzüm sana çevrili
Adımım sana
Irmaklarına
Bir lokma suya geldim
Su denmez
Kabul ola affola.."
{Cahit Zarifoğlu}
vakit geçmiş,
gül solmuş,
su kurumuş,
ve bir kalp atımı zaman kalmamışsa
zarifoğlu olsan ne fayda
sığdıramazsın hissini canıma
sönünce göğün yıldızları,
alemlerin tahtı,
bir sultanın bahtı,
Musa’nın asası,
Nil’ler hikmetine yarin olmuşsa
bir peygamber olsan ne fayda
sığdıramazsın bundan böyle sevdanı canıma
Canımın Muhtevası’na
Baran Tezdönen
Sen beni öpersen belki de ben Fransız olurum
Şehre inerim bir sinema yağmura çalar
Otomobil icad olunur, Zarifoğlu ölür
Dünyadaki tüm zenciler kırk yaşından büyüktür.
-Senegalliler dahil değil
Sen beni öpersen belki de bulvarlar iltihaplanır
Çağdaş coğrafyalarda üretir cesetlerini siyaset bilimi
O vakit bir sufiyi darplarla
Ah...Canım Kafkaokur...
Severek takip ettiğim bir edebiyat dergisi.Bu zamana kadar çıkan sayıların hepsi ayrı güzel ama benim için Sabahattin Ali ve Cahit Zarifoğlu'nun olduğu sayılar bir bambaşka...
Sözün ve yolun baş çeşmesi ruhumun
Canım içre sevinç verir sözlerin
Baktığın dağların düşüncesi bile ağlatır beni
Hür olurum buyruklarını bir bir donansam sultanım.
Aşkın bin gözlü devasa bir baş imiş
Yur her birini uykularından sohbetin
Dinlen ey Zarif bilatedbir çok söz açtın
Bu kırık akılla ne cürettir yaptığın
Cahit Zarifoğlu