"Şu dünyada yanlış davrandığımız insanlardan daha çok çekindiğimiz hiç kimse olamaz."
Sayfa 592 - Will HerondaleKitabı okuyor
"Nefretin nefret edilenden ziyade nefret edeni zehirlediğini görebiliyorum."
Sayfa 572 - Christopher LightwoodKitabı okuyor
"Biz evliyiz ve gökyüzündeki yıldızlar var oldukça evli ve âşık kalacağız."
Sayfa 555 - James HerondaleKitabı okuyor
"İnsanların çıkarları için ortalığı karıştırma eğilimini asla hafife alma."
Sayfa 511 - Alastair CarstairsKitabı okuyor
"Suçluluk en berbat duygulardan biridir," dedi Alastair. "Çoğu insan onu hissetmekten kaçınmak için her şeyi yapar. Bunu biliyorum çünkü..." Derin bir nefes aldı. "İnsan ya onu kabullenmez, kendinden uzaklaştırır ve başkalarını suçlar ya da sorumluluğu üzerine alır. Bazıları dayanılmayacak kadar ağır yükler taşır."
Sesi yorgun geliyordu.
"Ben o yükü seninle taşımak isterdim," dedi Thomas usulca.
Sayfa 486 - Alastair - ThomasKitabı okuyor
Bir tek, umudu çabuk tükenmişti. En çok da o bitkin düşürmüştü ruhunu.
Sayfa 405 - James HerondaleKitabı okuyor
Öpüşmelerinin arasında, Alastair Farsça kelimeler mırıldandı. "Ey pesar,*" diye fısıldadı, "nik ze hadd mibebari kar-e jamal.**" Dilini Thomas'ın alt dudağında gezdirdi. Thomas titreyerek ona sokuldu. Alastair'ın her öpücüğü ve her hareketi nefesini kesiyordu. "Ba conin hosn ze to sabr konam?***"
*Ey delikanlı
**Güzelliği sınırların ötesine taşıyorsun
***Senin güzelliğine dayanamam
Sayfa 325 - Alastair CarstairsKitabı okuyor
"Bir savaşçı nasıl kılıcını bir nehre fırlatmaması gerektiğini bilirse kadınlar da boş yere gözyaşı dökmemeleri gerektiğini bilmelidir. Eğer gözyaşı dökeceksen daha en başından bunu niçin yapacağını hesaplamalısın."
Sayfa 309 - Tatiana BlackthornKitabı okuyor
"Biliyorsun ki bizi en fazla incitenler en çok sevdiklerimizdir."
Sayfa 301 - Jesse BlackthornKitabı okuyor
"Hepimiz kusurlu yaratıklarız. Bir elmasın kusurlu oluşu gibi her bir kusurumuz bizi diğerlerinden ayırıyor ve emsalsiz yapıyor."
Sayfa 268 - Anna LightwoodKitabı okuyor