Hayatını ilim, davet ve cihâdla yaşayan İbn Teymiyye rahimahullah, ömrünün sonunda hapsedildiği zaman şöyle demişti; “Vaktimin çoğunu Kur’ân’ın manâlarını düşünmeden geçirdiğim ömrüme pişmanlık duyuyorum..”
Onun bu sözü, cihâdı büyük bir sevgiyle seven Hâlid b. Velîd radiyallâhu anh’ın sözünü hatırlattı. O ki cihâdın onu bütün dünyâ işlerinden alıkoyduğu sahâbî. Öyle ki bu azîm ibâdete olan sevgisi ve onunla iştigâli, kendisini Hadîs rivâyeti ve Kur’ân hıfzı gibi diğer ibâdetlerden alıkoymuş, tâ ki şöyle demişti; “And olsun ki Allah yolunda cihâd beni Kur’ân okumaktan çok alıkoydu.”
Onların, Allah’ın Kitâbından kendilerini men ettiğini söyledikleri şeylere bakınız. Bir ibâdet, onları başka bir ibâdetten alıkoyduğu için böyle söylüyorlar.
Bizim, bizi Rahmân’ın Kitâbından alıkoyan amellerimize bakmaya cesaretimiz var mı?
t.me/diraase
Hayatın son adımının ölümün kapısına doğru olduğunu biliriz.Ama bizi hayattan uzaklaştıran bu son adım, ölümsüzlüğün ilk adımı değil midir sanki?
Allah heyê, xem tunêye...
٦٠٣٩ -... عَنْ سُهَيْلِ بْنِ حَنْظَلَةَ قَالَ: قَالَ رَسُولُ اللهِ ﷺ: «مَا جَلَسَ قَوْمٌ مَجْلِسًا يَذْكُرُونَ اللهَ عَزَّ وَجَلَّ فِيهِ، فَيَقُومُونَ حَتَّى يُقَالَ هُمْ " قُومُوا ، قَدْ غَفَرَ اللهُ لَكُمْ ذُنُوبَكُمْ، وَبُدِّلَتْ سَيِّئَاتُكُمْ حَسَنَاتٍ."
6039- Süheyl b. Hanzala der ki: Resûlullah (sallallahu aleyhi vesellem) şöyle buyurmuştur: "Bir topluluk bir mecliste oturup Allah'ı zikrettiği/gündemleri Allah ve onun bilgisi olduğu zaman kalktıklarında kendilerine: « *Kalkın! Yüce Allah günahlarınızı bağışladı ve kötülükleriniz iyilik olarak değiştirildi* » denilir."
El-Mu'cemu'l-Kebîr Taberânî
Bulunduğumuz her yer şahit bize. Her yeri bağışlanma yeri kılabiliriz.Her yeri Allah'la kılabiliriz...🌿
Hz. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Kur'an hakkında şöyle buyurmaktadır:
"O, Allah'ın kopmaz ipidir. O, hikmet taşıyan sözdür. O'nda sizden öncekilerin ve sonrakilerin haberi, aranızdaki anlaşmazlıkların hükmü ve çözümü vardır. Kim büyüklenerek O'nu terk ederse, Allah o kimseyi helak eder. Kim de O'ndan başkasında hidayet ararsa, Allah o kimseyi saptırır.O hak ile bâtılı ayıran bir sözdür. O asla bir oyun değildir. İnsanları hayrette bırakan güzellikleri tükenmez. Çokça okunması sebebiyle asla eskimez.
Cinler Kur'an'ı dinlediler ve şöyle dediler: 'Gerçekten biz, doğru yola ileten hârikulâde güzel bir Kur'an dinledik. Biz de ona iman ettik.."
Bakara 37- ... O zaman Âdem , Rabbinden birtakım kelimleri öğrendi ve derhal tövbe etti. Allah onun tövbesini kabul etti. Çünkü O, tevbeleri kabul eden ve merhametli olandır.
فَالله الله عباد الله لا تملوا من الصلاة على مُحَمَّد ﷺ زَين العباد الذي خلصنا به من حر جهنم وبئسَ المهاد.
ابن الجوزي | بستان الواعظين ٢٨٢/١
Allah’tan korkun ey Allah’ın kulları, bizi cehennemin sıcağından ve o perişan meskenden kurtaran, kulların en güzeli Muhammed’e -sallallahu aleyhi ve sellem- salât etmekten yorulmayın.
İbnu’l Cevzî | Bustânu’l Vâ'izîn 1/282
t.me/diraase
140- Hz.Âişe der ki: Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem: "Her kim bizim şu dinimizde ondan olmayan (yeni) bir şeyi ortaya koyarsa o (yenilik) reddedilmiştir" buyurdu.
Buhârî(2697) ve Müslim (1718)
5179. Esma binti Umeys rha; Resûlullah sav: "Ne kötü kuldur o kul ki , sonsuz büyüklük ve yücelik sahibi olan Allah'ı unutur da kendinde bir şeref var sanıp kibirlenir . Ne kötüdür o kul ki , en yüksek ve istediğini yapmaya muktedir olan Allah'ı unutur da zulüm ve tacavüze kalkışır . Ne zavallıdır o kul ki , kabir ve orada çürümeyi unutur da bu dünyadaki asıl vazifesini kulak ardı edip oyalanır . Ne kötüdür o kul ki , nereden gelip nereye gittiğini unutarak azar da azgınlığa dalar . Ne kötüdür o kul ki , dini alet ederek dünyayı ister . Ne kötüdür o kul ki , şüpheli şeylere sarılıp dini yasaklardan kurtulmaya çalışır . Ne kötüdür o kul ki , rehberi bir tamahkarlıktır . Ne kötüdür o kul ki nefsinin herhangi bir kötü arzusu onu yoldan saptırır . Ne kötüdür o kul ki , meşru olmayan bir istek onun ayağını kaydırır."
Fethü'l-Kebîr Tercümesi, Nebhânî (Suyuti)