Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Şizofreni
Anneler, babalar, kardeşler ve arkadaşlar bu eski benliğin kaybına katlanmaya çalışırlarken, kişi, diğerlerinin görmediği yeni bir evren keşfettiğine inanır. Ağaçlar, nehirler, rüzgar, koyunlar, kayalar -dünyadaki cisimler- konuşuyor ve şizofren onları duyabiliyor, onlar tarafından yönlendirilebiliyordur. Kişiler, her insani tecrübe gibi, şizofrenilerine farklı tepki verirler. Bazıları kendileriyle konuşan cisimler yüzünden mest olurken, bazıları bu yeni düzene sürgün edilmiş olmaktan ötürü dehşete kapılır.
Sayfa 140 - Yapı Kredi Yayınları, 1.Baskı, 2018
Şizofrenide yeni kelimeler üretme, kelimeleri anlamları dışında kullanma hk.
Şizofrenler dile bunları yapıyorlar diye, onların, kelimeleri bizlerin kullandığı gibi kullanmadıkları sonucuna varmak hata olacaktır. Bu durum, Picasso'nun kübik kadın tasvirlerinin, onun portre yapma yeteneğini yok ettiğini düşünmeye benzer. Aslında, anlamsızlaştırma, şizofrenlerin dili kullanamadığı, daha da önemlisi, onlara hitap ettiğimizde bizi anlamadıkları anlamına gelmez.
Sayfa 158 - Yapı Kredi Yayınları, 1.Baskı, 2018
Reklam
Şizofrenler yoğun psikoterapi sonucu birçok konuda değişim yaşayabilirler ancak bu değişimlerin gerçekleşmesi onlar açısından psikozlu olmayan kişiliklere kıyasla daha uzun sürecektir. İlaç tedavisinin psikoterapinin gidişatı içerisinde çok değerli olduğu görülse de, bir şizofrene ona zaman ayıran, onu anlamaya çalışan, onunla birlikte olan, konuşan ve karşılıklı oturup sözlerine birebir yorum yapan bir kişiden daha fazla hiçbir şeyin yardımı olamaz.*
Sayfa 177 - Yapı Kredi Yayınları, 1.Baskı, 2018. *Son cümle HERKES için geçerli
... her birimiz iyi de olsa, kötü de olsa ebeveynlerimizin "bir benzeri daha olmayan" suretleriyiz.
Sayfa 152 - Yapı Kredi Yayınları, 1.Baskı, 2018
Bazı şizofrenler sesleri en başından beri son derece tehlikeli ve korkutucu olarak algıladıklarını ve gelişlerinden ötürü büyük bir dehşete kapıldıklarını söylerler. Bu sesler genellikle benliği sert biçimde yargılar ya da ona topluma zararlı eylemler yapma talimatı verirler. Seslerin neyi, nasıl söylediği, hiç de saşılmayacak biçimde kişinin önceki zihniyetine, onun dünyaya bakış açısına, özellikle de şizofrenin, çocukluğunun ilk yıllarında özbenliği ile nasıil bir iletişim içinde olduğuna bağlıdır. Şizofren kendisine karşı sertse, sesler de şiddet dolu olur; kendisine karşı daha az yargılar bir tutum benimsemişse, sesler daha dostçadır.
Sayfa 103 - Yapı Kredi Yayınları, 1.Baskı, 2018
Çocuk psikozu & JFK ve Martin Luther King'in öldürülme dönemi
Çoğu öğrencimiz olan psikozlu çocuklar, tipik bir tepki vererek Martin Luther King ve Kennedy'yi kendilerinin öldürdüklerini düşündüler. Cinayetlerin ertesi günü, bazıları suçu üstlendi ve oyun sahasında peşlerinde biri varmış gibi koşturarak, "Ben yaptım. Onu ben öldürdüm!" diye bağırmaya başladı. Gerçek hayatta korkunç bir şey yaşandığında, bu onların kabahati olmak zorundaydı; aksine inanmaları imkânsızdı. Bizler, "normal insanlar", böyle bir şey yapmış olamazdık; bu onların başının altından çıkmış olmalıydı. Bazı durumlarda personel bir tür tatbikat yapardı. Çocukları birbirinden ayırarak kollarından tutar ve doğrudan gözlerinin içine bakarak sakin bir ifadeyle, hayır, bu cinayetleri siz işlemediniz, der ve endişelenmelerine gerek olmadığını söylerdik. Bazıları havaya sıçrayıp durur ya da terapistine tükürürdü ama fiziksel anlamda zapt edilmeleri ve katil olmadıklarına dair ifadenin sürekli tekrarlanması, zaman içinde sakinleşmelerini sağlardı.
Sayfa 37 - Yapı Kredi Yayınları, 1.Baskı, 2018
Reklam
Boynuz kulağı geçmiş
Nick* papaza, "Tanrı neye benzer?" diye sordu. Papaz Tanrı'nın biz insanlar gibi bir görünümü olmadığını ama her yerde olduğunu söyledi. Nick üsteledi. "Tanrı hiçbir şeye benzemiyorsa, o zaman neden var olduğunu soylüyorsunuz?" Papaz, "Tanrı, benim ona olan inancım sayesinde zihnimde var oluyor; bu onun bana, mevcudiyetinde olma izni verme yöntemidir" diye karşılık verdi. Nick bu kez, "Yani zihninizde ona yer vermezseniz, o da var olmaz mı?" diye sordu.
Sayfa 30 - Yapı Kredi Yayınları, 1.Baskı, 2018. *şizofreni tanısı olan küçük çocuk
Kişiye, şizofreninin etkisine girdiği ilk haftalarda yoğun psikoterapi imkanı sağlanması halinde, klinik tedavi uzmanının söz konusu kişide psikozlu olmayan bir işleve geri dönüşe tanıklık etme şansı oldukça fazladır.
Sayfa 19 - Yapı Kredi Yayınları, 1.Baskı, 2018
Şizofrenik kişi için insancıl bir yol haritası çizeceksek eğer, bu durumda kişinin önüne acil, yoğun ve ucu açık bir psikoterapi sunmamız gerekir.
Sayfa 18 - Yapı Kredi Yayınları, 1.Baskı, 2018
Geçmişte ve günümüzde şizofren olmanın trajik yönlerinden biri, bu alanda kendilerini uzman addedenlerin "hastanın hastalıktan asla kurtulamayacağı" yönündeki kesin ifadeleridir. Geçmişte hastaların birçoğu, hastanelerde, hayat boyu kalmak üzere odalara hapsediliyorlarken, günümüzde daha çok psikotropik hapsolma yüzünden acı çekmektedirler. Bu noktada gereksinim, belirtileri defedebilmenin bir yolunu bulabilmektir. Belirtiler ve kişi birçok açıdan aynıdır ve ilaç tedavisinin, işin insani boyutunun kökünü kurutmakla tehdit ettiği sıklıkla göz ardı edilmektedir.
Sayfa 17 - Yapı Kredi Yayınları, 1.Baskı, 2018
Reklam
Maalesef ki günümüzde hastanede yatılı tedavi gören şizofrenlerin çoğu, güçlü antipsikotik ilaçlar ve hayatlarını körelten ilaç karışımları almaktadır. Bu hastaların zombileri andıran halleri, zihinsel farklılıklarından çok, ilaç tedavisinin sonuçlarıyla alakalıdır. Önceden hastanede tedavi gören şizofrenlerin, hastalığı ve hastalığın belirtilerini dengeleme amaçlı uzun vadeli ilaç tedavisiyle, aralıklı olarak hastaneye yatırılmalarının verimli sonuçlar yarattığına dair tamamlayıcı çalışmalar bulunduğuna hiç şüphe yoktur. Bu hastalarda önemli ve aşikâr belirli davranışsal değişiklikler gözlemlenebilir. Ancak "hastalığın belirtilerini dengelemesi" ve şizofreninin kontrol altına alınmasında işin ticaretini yapan doktorlar, psikiyatrlar, psikologlar, psikofarmakologlar ve bu camiaya mensup diğerleri şu soruyu sormaktan imtina edebiliyorlar: Bu işin karşılığında ödenen bedel nedir?
Sayfa 17 - Yapı Kredi Yayınları, 1.Baskı, 2018
Biyonik ses
Şizofren çeşitlerinde kendini robot göstererek biyonik ses çıkarmak ..şizofrenin bir çeşididir
Seviyeyi aşağı çekmek
Arkadaşların başarılarını kıskanmak, başarısızlıklarına sevinmek, zihindeki ahlak ve iyi algısıyla rekabet eder. Kısacası zihinsel hayatın, kuralların tanınmadığı kendine has bir grup süreci olduğunu keşfederiz.
Gerçek seçeneklerini düşünmek Ian'ı, Christopher Bollas'ın 'Bilinen fakat düşünülmeyen' diye tanımladığı olgunun yirmili yaşlar sürümüne yuvarladı. Bu tanıma göre, kendimizle ilgili bildiğimiz bazı şeyleri bir şekilde unuturuz. Gördüğümüz bir rüyayı unuturuz, farkında olduğumuz bir gerçek hakkında konuşmayız. O gerçeği ne kendimize ne de başkalarına anlatırız, çünkü insanların düşünebileceklerinden endişe ederiz. Ayrıca kendimiz ve hayatımız için ima edeceği şeylerden korkarız. Ian, zor olanın ne yapacağını seçememek olduğunu sanıyordu; ancak bence, kendi iç dünyasında asıl belirsizliğin seçimini yaptıktan sonra başlayacağını biliyordu. Bir şeyi isteyip onu nasıl elde edeceğini bilmemek ise daha da ürkütücü bir belirsizliğe yol açar. Hiçbir belirgin yönü olmayan bir şey üzerinde çalışmak gibidir. Bir seçim yaptığımızda, kendimizi, başarısızlığa ve hayal kırıklıklarına da hazırlarız. Dolayısıyla bilmez, seçmez ve yapmazsak güvendeymişiz gibi hissederiz. Ama değilizdir.
54 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.