Colson Whitehead’ in okuduğum 3. kitabı. Yeraltı Demiryolu ve Nickel Çocukları kitaplarını çok beğenmiştim. Gerek konu, gerek konuyu ele alış şekli ile oldukça ilgi çekici bir anlatıma sahipti.
Ancak üzgünüm ki Harlem Ritmi’ ni aynı keyifle okuyamadım. Belki New York’ ta yaşamış olsaydım o his bana daha çok geçerdi.
Çok fazla New York daha doğrusu Harlem bilgisi mevcut. Cadde isimleri her cümlede karşımızda. Harlem sokaklarının siyahileri ve karakterlerin yaşam öyküleri da biraz karışık bir şekilde anlatılmış gibi geldiği için ana hikayeden okuru koparmasa da dikkat dağınıklığı yapıyor.
Pek keyifle okumadım.
Kasvetli hikayeleri okumayı pek sevmem ancak ilk hikaye hem kasvetli hem de ilgi çekici olan Lanetli Tavşan hikayesi olduğu için güzel bir başlangıç oldu. Hikayelerdeki ana tema yalnızlık ve kaybetmişlik ancak bir şekilde eşitliğin sağlanıyor olması okurken ayrı bir haz veriyor.
Sade anlatımlı, oldukça başarılı bulduğum bir hikaye derlemesi olmuş.
Öğretildiği gibi yaşamak zorunda olmadığını hayattan öğreniyordu insan. Bir yerlerden geliyordun illa ki ama nereye gideceğine dair verdiğin karar bundan daha önemliydi.
Ön kapaktaki Margaret Atwood değerlendirmesi kitabı almamda etken olmuştu.
Çok başarılı bir kurgu olduğunu düşünüyorum.
Olay örgüsü , başlangıç noktaları ve karakterlerin birbirleriyle uyumu şahane kurgulanmış bana göre.
Edebi açıdan insanı fazla fazla düşünmeye sevk eden, derinlik içeren bir kitap değil ancak oldukça yalın ve net bir anlatıma sahip.
Güç kimdeyse onun zorbalaştığı, mağduriyetten zorbalığa giden süreç , cinsiyet rolleri ve bunun zamanla değişimi başarıyla kurgulanıp anlatılmış.
Ayakta duran güçlü kadın olma baskısının fazlasıyla üzerimizde olduğu ve neredeyse tüm kadınların erilleştiği bu üretim ve tüketim çılgınlığı çağında yaşıyoruz bence.
Keyifle ve beğenerek okudum.
GüçNaomi Alderman · Misis Kitap Yayınları · 2017183 okunma