Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Bir muamma olmaktan çıktım Yaşayanların dünyasındayım şimdi" "Karmaşık duygular içinde, hangisi daha ağır basıyor bilmeden giriyorum içeri. Korku, sevinç, endişe. Susun şimdi. Susun. Kafamı karıştırmayın. Burası benim evim. Bu benim hayatım. Ben bu kapıyı açan Feray'ım. Ben buyum. Kırk altı yaşında, artık hiç kimsenin karısı, Defne'nin annesi, elimde kocaman keskin bir kılıç, tüm dünyaya karşı, ben bir başıma, işte buradayım." "..içimde solgun bir umut, ben hayattayım ve sen ölüsün, tüm ölüler gibi eylemsiz." "Tüm gözler yok olup gitse, ben hiç yaşamamış mı olacağım? Hiçbir göz bana bakmasa, beni ben yapan her şey savrulup gidecek mi boşlukta? Tüm gözler yok olup gittiğinde, ne olacak kâinata? Kimsenin bakmadığı bir kâinat var olmaya devam edecek mi? İnsan bu yüzden var belki, bu yüzden gözleri var insanın, merakı var, hayreti, anlama isteği, biz olmadığımızda kim bakacak kâinata? Kim bakacak hayretle sonsuzluğa?" "Neyse ki sadece ben değil, herkes görünmez onlar için. Kimse, nasıl dert anlatacağımı yavaş yavaş öğreniyorum ama. Deneye yanıla anlıyor insan. Her gün bugün de delirmedim çok şükür diye diye dönüyorum eve." "Kendimi bulduğum yer, bulmayı umduğum yer değil." "Zaman. Çok hızlı, çok yavaş, çok boğucu, çok şaşırtıcı. Geçip giden bir şey mi gerçekten, yoksa biz mi geçiyoruz zamanın içinden?" "İnsan cevabını bildiği soruları sorarken nasıl da korkuyor." "Bir hayatı defalarca kaybettim." "Ne zaman kendime baksam bir aynada, harcanmış bir ömürle göz göze geliyorum. İçim burkuluyor."
1912 , İSTANBUL Tepebaşı'ndaki Meserret kıraathanesinde pencere kenarında oturmuş dışarıya bakarak kahvemi yudumlarken birden Mustafa Kemal'i gördüm, hemen el edip içeriye çağırdım. Yıllarca savaştığı Trablusgarp İtalya'nın yönetimine geçince, o da İstanbul'a dönmüştü. "Mustafa! Aman Allah'ım, Mustafa! Nasılsın?" derken birbirimize
Reklam
Çok şükür ben de hayattayım!
SORU: Siz Türk edebiyatında çocuklar için yazan ender ozanlarımızdansınız. Sizi çocuk edebiyatına yönelten sebepler nelerdir? CEVAP: Bugün bile çocuk olduğumdur. Ben çocukluğumu yadsımıyorum. Bu beni hep diri tutuyor. Kişilerin iki ölümü vardır: Biri çocukluklannın ölümü, diğeri ise gövdelerinin ölümü. İlki daha korkunçtur. Çok şükür ki benim çocukluğum ölmemiştir, ölmeyecektir.