JULIE Titriyorsun Danton. DANTON Duvarlar konuşuyorsa, titremeyip ne yapayım? Düşüncelerimin huzursuzluk içinde, karmakarışık dolaşarak, taşların dudaklarından konuşacakları kadar parçalanmışsa bedenim. Ne garip.
insanın hafızasını kaybettiği bir hastalıktan söz ettiler bana. ölümün de bir ilişkisi varmış bununla. belki o zaman ölümün etkisi daha güçlü olur ve insanın h e r ş e y i n i kaybetmesini sağlar diye bir umuda kapılıyorum. öyle olsaydı! o zaman bir isa gibi koştururdum düşmanımı, yani, hafızamı kurtarmak için. orası daha güvenli olmalı, hafızam için evet, ama benim için değil; mezar daha fazla güvenlik sunuyor bana, en azından u n u t t u r u y o r ! hafızamı öldürüyor. ama orada hafızam yaşıyor ve beni öldürüyor. ben ya da o? yanıt kolay.
Sayfa 47 - dantonKitabı okudu
Reklam
Haklısın - bugünlerde her şeyi insan etiyle hazırlıyorlar. Çağımızın laneti bu.
O kadar doğru ki
Ben her zaman tek bir şeyim; sürekli bir özleyiş ve kavrayış, bir coşkunluk, bir akış.
Şu lanet olası teori: Hiçbir şey yok olmaz! Ve ben bir şeyim, asıl dert bu! - Yaratılış öyle yaydı ki kendini. Hiçbir boşluk yok, her yer kalabalık. Hiçlik intihar etti, yaratılış onun yarasıdır, biz onun kanının damlalarıyız, dünya da içinde çürüdüğü mezar. - Delilik gibi geliyor kulağa, ama bir hakikat payı da var içinde.
Sayfa 80 - DantonKitabı okudu
“Hepimiz birer deliyiz, hiç kimsenin kendi deliliğini bir başkasına dayatma hakkı yoktur.”
Reklam
791 öğeden 581 ile 590 arasındakiler gösteriliyor.