Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Olgun meyvelerin olduğu yerlerde maya, mayanın olduğu yerlerdeyse alkol vardır.
Sayfa 194 - Kolektif KitapKitabı okudu
Midye en az anne sütü kadar zamana meydan okuyan bir yiyecektir. İnsanlar midyeleri ciğ veya pişmiş olarak en azından 165 bin yıldır, belki de çok daha uzun bir süredir tüketir.
Sayfa 45 - Kolektif KitapKitabı okudu
Reklam
Glikoz şekeri her canlı türüne enerji sağlayan evrensel bir yakıttır. Bitkilerin, böceklerin, mayaların ve insanların tümü bu biyolojik yakıtı takas eder veya çalar.
Sayfa 162 - Kolektif KitapKitabı okudu
İşbirlikçi davranışlarımızın, büyük hayvanları avlarken aramızda oluşan karşılıklı bağımlılık nedeniyle evrimleştiği hipotezi sofra adabından çok daha fazlasını açıklar. Spordan ibadete, hatta savaşa kadar grup halinde yaptığımız tüm faaliyetler topluma, ulusa veya eşitliğe dayanan tüm ulvi politik idealler ve bunları destekleyen demokratik kurumlarla kanunlar nihayetinde kökenleri antik çağlara dayanan, iyi bir biftekten adil bir pay alma arzumuzdan türetilmiştir.
Sayfa 227 - Kolektif KitapKitabı okudu
Peynir, biyolojik açıdan bakıldığında, bir mikrobiyom veya bir mikroplar topluluğudur. Doğada peynire en yakın mikrobiyom toprağın içindedir. Toprak da tıpkı peynir gibi mantarlarla, bakterilerle, ölü maddeleri ve birbirlerini yiyerek beslenen mikroplarla doludur.
Sayfa 183 - Kolektif KitapKitabı okudu
Özellikle bizim tüketimimiz için evrimleşmiş olduğunu söyleyebileceğimiz tek besin maddesi süttür. Peynir ise evrimin bize sunduğu bu hediyeyi, içerdiği enerjinin küçük bir kısmını, bitmek tükenmek bilmez bir lezzet çeşitliliği karşılığında bizimle değiştokuş eden diğer organizmalarla paylaşmamız sonucunda üretilir.
Sayfa 177 - Kolektif KitapKitabı okudu
Reklam
Doğada bitkilerle doğal düşmanları arasında gözlemlenen evrime dayalı ilişki tıpkı silahlanma yarışına benzer. Bir taraftan bitkiler seçilim sayesinde değişim geçirerek sürekli savunmalarını güçlendirirken, diğer taraftan düşman kampındaki böcekler, mantarlar ve bitki yiyen türler doğal seçilim aracılığıyla bitkilerin savunma mekanizmalarının üstesinden gelmeye çalışır.
Sayfa 140 - Kolektif KitapKitabı okudu
Antik Mısır'ın ekonomisi takas üzerine kurulmuştu ve ürünlerin değeri genellikle tahılların miktarı ve sözkonusu tahıllardan ne kadar ekmek veya bira üretilebileceği hesaplanarak biçiliyordu.
Sayfa 55 - Kolektif KitapKitabı okudu
Beyin enerji açlığı çeken bir organdır. İnsan beyni vücut ağırlığının yaklaşık yüzde 2'sini oluşturur ancak dinlenme halindeyken vücudun tükettiği enerjinin yüzde 20'sini kullanır.
Sayfa 36 - Kolektif KitapKitabı okudu
293 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Kendimi bu yola baş koymuş gibi hissediyorum. Okumak iptila gerçekten de. Öyle bir denizdeyim işte, boğulmak umrumda değil. Ama ufaktan yüzmeyi de öğreniyorum sanki. Yakında kulaç atabilirim deli deli. Merak ediyorum hiç yarım bırakacak mıyım bir kitabı?Sanmıyorum. Yarım bırakacağım ilk kitabın hangisi olacağını biliyorum çünkü. Muhtemelen en sevdiğim kitap olur o; son nefesimde elimde hangi kitap olacaksa o işte. Yaşayıp göreceğiz. Daha farklı bir niyetle okumaya başlayıp bırakmadığım kitaplardan. Gerçekten de yiyeceklerin evrimi anlatılıyor. Türlerin Kökeninden önce okumak iyi oldu herhalde bunu. Ön hazırlık. Türlerin Kökeni bana bakıyor ben ona ama bir türlü başlayabilirsiniz Seren hanım diyemiyorum. Vardır bir sebebi. "Charles Darwin mide rahatsızlığından muzdaripti."
Darwin'le Akşam Yemeği
Darwin'le Akşam YemeğiJonathan Silvertown · Kolektif Kitap · 2018182 okunma
Reklam
Yaklaşık 4000 yıllık kil tabletlere, o dönemde Mezopotamya'da kullanılan una, eklenen diğer katkı maddelerine, hamurun yoğrulma ve somunun pişirilme tarzına ve nihai ürünün nasıl sunulduğuna göre farklılık gösteren yaklaşık 200 çeşit ekmek üretildiği kaydedilmiştir.
Sayfa 55 - Kolektif KitapKitabı okudu
Bir kral, hayattayken de ölüyken de kendi ekmeğini pişirmez. Bu yüzden, MÖ 2004 yılında hayata gözlerini yuman Kral II. Nebhepetre3 Mentuhotep’in mezarını inşa edenler, kralın ahirette ekmek sıkıntısı çekmemesi için mezarına endüstriyel ölçekte bir fırının minyatür bir modelini yerleştirmiştir. Günümüzde Londra’daki British Museum’da sergilenen modelde, taştan imal edilmiş eyer şeklindeki el değirmenlerinin önünde diz çökerek ellerinin arasında tuttukları taşlarla un öğüten on üç küçük insan figürü bulunur. Unun öğütülmesi esnasında granitten imal edilmiş kaba öğütme taşlarının kullanılması, unun içine taş parçacıklarının karışmasına ve bu undan pişirilen kumlu ekmeği yemek de Mısır mumyalarında da görüldüğü üzere dişlerin fazlasıyla aşınmasına yol açıyordu.4 Antik Mısır’da pişirilen ekmeğin sonsuza dek yenebilmesi için hiç tükenmeyen bir protez diş kaynağına sahip olunması gerekiyordu.
Neandertaller Kuzey Yarımkürelidir, bizim gibi Afrikalı değillerdir ve kışları karanlık geçen soğuk iklimlere adapte olmuşlardır. DNA dizisi çıkarılan ilk Neandertalin genomu, kızıl saçlı olduğunu ortaya koymuştur.
Homo heidelbergensis, hakkında, gerek duyduğunda ateş yakabildiğinden emin olmamıza yetecek kadar bulguya sahip olduğumuz ilk akrabamızdır.
Ağırlık esas alınarak değerlendirildiğinde bağırsaklar da beyin kadar enerji açlığı çeker ancak beyinlerimiz bizim boyutlarımızdaki primatların normalde sahip olduklarına oranla çok daha büyük olsa da, bağırsaklarımız çok daha küçüktür. Evrim bağırsaklarımıza harcanan enerjiden tasarruf ederek büyüyen beyinlerimize savurganlık yapacak kadar enerji kaynağı ayırmıştır.
168 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.