Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bir ruhsal güzellik ve bir de duyulara hitap eden güzellik vardır. Ama bazıları güzel olanı, bütünüyle duyular dünyasına mal ederek ruhsal güzelliği ondan tamamen ayrıştırır ve böylece dünya, ruh ve güzellik diye birbiriyle çelişen iki kutba ayrılır. Dünyada iki tür mutluluk vardır: Biri vücudun zevkleri sayesinde, diğeri de ruhun sonsuza değin huzura kavuşmasıyla ulaşılan mutluluktur. Ama bu mutluluk öğretisinden, ruhsal olan şeyin güzel ile ilişkisinin kesinlikle güzel ile çirkin arasındaki karşıtlık ilişkisi gibi olmadığı ve onunla ancak sınırlı derecede bir ve aynı olabileceği ortaya çıkmaktadır. Ruhsal olan şey çirkin olanla aynı anlama gelmez ya da böyle olması gerekmez; çünkü ruh, güzel olanı tanımakla ve ona karşı sevgi duymakla güzellik kazanır. Bu sevgi, kendisini ruhsal güzellik olarak açıklamakla birlikte kesinlikle yabancı ve umutsuz bir sevgi değildir; çünkü farklı olanın çekim yasasına göre, güzel olan da ruhsal olanı kendisine çeker, ona hayranlık duyar ve karşı tarafın ilgisine karşılık verir. Bu dünya, ruhun ruhsal olandan, güzelliğin de güzel olandan hoşlanacağı düşünülerek kurulmamıştır. Aksine bu ikisi arasındaki karşıtlık, ruh ve güzelliğin birleşmesinin dünyanın amacı olduğunu belirgin bir biçimde göstermektedir, yani mükemmelliyeti, dolayısıyla da artık parçalanmamış bir mutluluğu göstermektedir. Thomas MANN (Değişen Kafalar)
Yaşamın bu çılgınlığında ve tuhaflığında, birbirimize engel olmak, biz insanların ortak yazgısıdır ve iyi kalpli insanlar, birisinin kahkahasının diğerinin gözyaşı olmayacağı bir dünyayı boş yere özlerler. Thomas MANN (Değişen Kafalar)
Reklam
Değişen kocalar!
Şridaman: - Ve kocanın vücuduna doğru, yanıtını verdi. Seni bağışlıyorum. Seni de bağışlıyorum Nanda.
Bize daha üstün, yeni basamaklar göstermeyin ki; önümüzdeki ilk basamağa tırmanma gözü pekliğini yitirmeyelim.
Bir ruhi güzellik, bizde duygulara seslenen güzellik vardır.Ama bazı kimseler güzeli tamamiyle duygu dünyasına mal ederek ruhi olan şeyleri ondan büsbütün ayırıyorlar ve böylece dünya ruh ve güzellik diye ikiye bölünüyor. Ataların: 'Dünyada iki türlü mutluluk vardır: Biri vücudun zevkleriyle elde edilir öteki ruhun kurtuluşa ulaştıran sessizliğinde gizlidir' diyen Veda bilgisi bu görüşe dayanmaktadır. Ama bu görüş de ruhi olan şeylerin mesela çirkinlik gibi güzelliğin tamamiyle tersi olmadığını ve ama ancak sınırlı bir benzerlik gösterdiğini belirttir. Ruhi demek, çirkin demek değildir ve böyle olmaması gerekir. Çünkü ruh ,güzelliği tanımak ona karşı sevgi duymakla kendide güzellik kazanır. Bu sevgide hiçbir zaman bu yabancı ve umutsuz bir sevgi değildir.Birbirine karşı olan şeylerin bağlı bulunduğu çekim kanunu gereğince ruhi olan güzeli, güzel de ruhi olanı kendisine çeker ve birbirlerinin ilişkisinden karşılıklı olarak tad alırlar.Bu dünya ruhi olan şeylerin sadece ruhi şeylerden güzelliğinde sade güzellerden hoşlanacağı bir şekilde kurulmamıştır.Tam tersine ikisi arasında karşılık hem ruhi hem güzel olan bir açıklıkla ruhun ve güzelliğin dünya amacını mükemmelliği ve iki bölük olmayan bir mutluluğun varlığını gösterir.
Sayfa 103Kitabı okudu
Çünkü benlik ve sahiplenme duygusunun vücuda girmesi ayrışmayı, ayrışma farklılığı, farklılık kıyaslamayı, kıyaslama tedirginliği, tedirginlik şaşkınlığı, şaşkınlık hayranlığı yaratır; hayranlık ise değişme ve birleşme isteğini yaratır.
Sayfa 10 - Can yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Her canlının birbirine karşı duyduğu tutkulu istek demek olan aşk; gerçekten de bütün bağlılıkların, sahiplenilmişliğin, karışıklıkların ve ömürlerini tamamlamak için yaşayanların ve yaşamı cazip kılmak için yapılan aldatmacanın, bizzat kendisi ve tek örneğidir. Thomas MANN (Değişen Kafalar)
Ağlamak ve gülmek arasında, yaşamın coşkusu ve heyecanı içinde kolayca onaylanacak ve iyi diye adlandırılabilecek bir bağ mevcuttur. Keyifli bir acıma demek olan duygulanma sözcüğü işte bunun için yaratılmıştır. Thomas MANN (Değişen Kafalar)
İyi kalpli insanlar, birisinin kahkahasının diğerinin gözyaşı olmayacağı bir dünyayı boş yere özlerler.
Sayfa 117 - Can yayınKitabı okudu
“hep aynı haberler…” “oysa gündemi hızlı değişen bir ülkede yaşıyoruz.” “ama o gündemi bize sunan kafalar hiç değişmiyor. hâlâ aynı kuklacılar, aynı kuklaları oynatıyor.”
Sayfa 135Kitabı okudu
1.000 öğeden 821 ile 830 arasındakiler gösteriliyor.