“Holmes güldü. ‘Watson da hep söyler dramatik olana ne kadar yatkın olduğumu,’ dedi. ‘Böyle zaman zaman bir sanatçı dokunuşu doğar içime, iyi sahnelenmiş bir performansa ihtiyaç duyar. Çalışmalarımızı ara sıra bir oyunla yüceltmezsek mesleğimizin sıkıcılığından ve boğuculuğundan kurtulamayız. Kaba saba suçlamalar, zevkten yoksun sürek avları… bunlarla nasıl bir final yazılabilir ki? Oysa kıvrak çıkarımlar, ince tuzaklar, zekice tahminler, cesur teorilerimizin vücut bulduğu o muzaffer anlar… hayatımızı adadığımız işimizin gururu ve varlık sebebi bunlar değil midir? Bir süre, peşinde olduğumuz avın heyecanını yaşayın istiyorum. Tren tarifesi gibi keskin ve düzenli olacaksam işin heyecanı nerede kaldı?”