Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Demirhan TOPRAKTEPE

Demirhan TOPRAKTEPE
@demirhan_topraktepe
hayat bu hayal ötesi yağmurlardan sonra büyürmüş başak anlamak bir ömür sürer hayat niye kirlenir
Sabitlenmiş gönderi
Şunu da anla: Her insan değer verdiği şeyler kadar değerlidir.
Reklam
Evrenin var olduğunu bilmeyen, kendisinin de nerede olduğunu bilmez. Evrenin amacını bilmeyen kendisinin kim ve evrenin ne olduğunu da bilmez. Bunlardan herhangi birini öğrenmede başarısız olan bir insan kendi doğma nedenini de anlayamaz. Hal böyleyken, alkışlayan ama nerede veya kim olduklarını bilmeyen insanların övgülerinden kaçınan veya bilhassa onları arzulayan biri olmak hakkında ne düşünüyorsun?
Eylemde tembel, konuşmada kafası karışık ve düşlemde yolunu kaybetmiş biri olma. Kısacası ne içine kapan ne ruhundan taş ne de yaşam tarzından başıboşluğa bir yer olsun.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Kendine ilk izlenimlerin ortaya koyduğundan fazlasını söyleme. Birinin senin hakkında kötü konuştuğu söylendi. Bu sadece sana söylenendir, senin bundan yaralandığın söylenmiş olmadı. Küçük bir çocuğun hastalandığını görüyorum, gördüğüm sadece budur, ancak riskli bir durumda olduğunu görmüyorum. Bu şekilde her zaman ilk izlenimlere bağlı kal ve kendinden onlara bir şey ekleme, hedefin bu olsun, daha doğrusu sadece evrenin değişiminden ve tüm değişimlerden haberdar olan birinin ekleyebileceğini ekle.
Sana acı veriyormuş gibi görünen şeylerle ilgili yargını ortadan kaldırırsan, kendini en sağlam zeminde sapasağlam dururken bulursun. Peki, "Kendin nesin?" "Akıl." "Ama ben akıl değilim." "Tamam, o zaman aklın kendi kendisini üzmesine izin vermesin, buna karşılık başka bir parçan zarar görürse, kendisi hakkında kendi yargısını oluştursun."
Reklam
Akıl sahibi bir varlığın yapısında adalete karşı koyabilecek bir erdem görmüyorum ama hazza karşı koyabilecek bir erdem görüyorum: Özdenetim.
Keskin bir görme yeteneğin varsa, gör; ayrıca biri şöyle der: "Bilgece hüküm ver!"
Yaşamının bütününü düşünerek kendini bunaltma. Başına gelebileceğini öngördüğün tüm sıkıntıları bir kerede düşünmeye çalışma. Aksine her durumda kendine şunu sor: Bunda bu kadar yıkıcı ve katlanılamaz olan ne var? İtiraf etmeye utanacaksın. İkinci aşama olarak şunu hatırla: Ne gelecek ne geçmiş, sadece "şu an" sana sıkıntı verir. Sadece şu ânın sıkıntısını bir yuvarlak içine alırsan ve bu haliyle bile katlanılamaz olduğunu düşünmesi durumunda zihnini azarlarsan, o sıkıntının etki alanını oldukça daraltmış olursun.
Her akıl sahibi canlının diğer yeteneklerini bütünün doğasından alması gibi, şu yeteneği de ondan aldık: Nasıl ki her engeli direnişi değiştirip, zorunluluk sırasına göre kendi yerine koyuyor ve onu kendisinin bir parçası yapıyorsa, aynı şekilde akıl sahibi canlı da her engeli kendisi için bir materyale dönüştürebilir ve onu her ne amaç için olursa olsun kendi yararına kullanabilir.
Her seferinde bir eylem olacak şekilde hayatını planlamalı ve elinden geldiğince her birinde kendi amacına ulaştığında mutlu olmalısın; kimsenin seni engelleyemeyeceği o amaca ulaşmalısın. "Ama yoluma bazı dışsal engeller çıkacak." Hiçbiri adaletle, ölçülülükle ve gereği gibi düşünülerek yapılan bir eylemi engelleyemez. "Ama muhtemelen başka bir etkinlik engellenmiş olacak." Yine de mevcut engeli teslimiyetle karşılar ve iyi niyetle rotanı sana uygun görülene göre değiştirirsen, konuştuğumuz plana uygun düşen yeni bir eylem ilk eylemin yerini alacaktır.
Reklam
Kendine sürekli şunu söyleyerek düşlemleri ortadan kaldır: Artık ruhumda herhangi bir kötülüğün, herhangi bir iştahın veya rahatsızlığın olmasına izin vermemek benim elimdedir, ancak bunların nasıl bir karaktere sahip olduğunu görerek yerine göre her birini kullanıyorum. Doğanın sana verdiği bu gücü hatırla.
Acı ya beden için kötüdür, ki bu durumda beden bunun böyle olduğunu söyler, ya da ruh için kötüdür. Ancak kendi huzurunu ve sakinliğini korumak, acının kötü bir şey olduğu yargısında bulunmamak ruhun elindedir; zira her yargı, dürtü, arzu ve kaçınma içsel bir şeydir ve hiçbir kötülük bu noktaya çıkamaz.
İçini dışına çevir ve nasıl bir şey olduğuna, yaşlandığında veya hastalandığında neye benzediğine bir bak.
Şunu aklından çıkarma: Rotanı değiştirmen ve seni doğru yola sevk eden birine uyman daha az özgür olman anlamına gelmez. Zira değişmek senin kendi eylemindir, bu senin kendi dürtüne ve kararına ve hiç kuşku yok ki kendi zihnine göre ilerlemen demektir.
Kiminle karşılaşırsan, kendine hemen şunu sor: "Bu adamın insana özgü iyi ve kötü şeylerle ilgili benimsediği ilkeler nelerdir?" Haz ve acı, bunların kaynakları, onur ve onursuzluk, ölüm ve yaşamla ilgili belli ilkeleri varsa, belli şekillerde davranması artık bana şaşırtıcı veya tuhaf gelmeyecek ve ben onun böyle davranmaya mecbur olduğunu hatırlayacağım.
Her zaman ve mümkünse her düşlemi doğabilim, tutkubilim ve diyalektikle sına.
874 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.