Hiçbir garplı Kerem'in ardından gidemezdi, ben Türk olduğum için gidebildim. Son menzile ulaştım, gemimi yokluğun sınırından geçirdim. Hiçbir şarklı bu bölgeden geri dönemezdi, ben Türk olduğum için geri dönebildim. Kıtalar arasında sefer etmek, hem Asya'ya, hem Avrupa'ya yurdum diyebilmek bana dedeler mirasıdır.
Yüreğime üst üste hançerler salarak deşip açığa çıkarmak istediğin nedir? Kanımsa gördün ... Acılarımdan daha da derine inmeye davranıyorsun. Merakta kalma, ben sana söylerim. Acılarımdan sonra imanım gelir. Daha sonra feragat, daha sonra tevekkül, daha sonra seyran.
"Kula bela gelmez kul azmayınca; kul belasını bulmaz; Hak yazmayınca." Azmak burada büyümek, şişmek, azmanlaşmak manasındadır. Demek mükemmelleşen, dolan, tamam olan her şey ya dışarıdan ya içeriden yıkılıp boşalmaya mahkumdur.
Haksız yere suçlanmak zordur, ama hayatlarında bir kitap açıp okumamış veya yaşadıkları yerden yirmi kilometre bile uzaklaşmamış kişilerin sana tepeden bakması daha da zordur.
Kendi başına bir şeyler başaramazsan, başkalarıyla birlikte de işe yaramazsın. Neyi başaracaksın? En iyi yapabileceğin ne ise onu. Bir şeyi senden iyi yapan olmamalı. Onu başar.
Hayat sanki kendimi mecbur ettiğim ve kendimi ruhsal olarak bağlamamak için özel çaba harcadığım işlerden ibaret. Bir çoklarına göre hayat olağan akışı içinde geçip gidiyor. Ben neyin olağan, neyin olağan dışı veya olağanüstü olduğunu doğru dürüst tartamamanın acısını çekiyorum.
Hiç bir insan bir diğerini eli, ayağı, beyni vardır diye «var» kabul etmez. Bir insanı diğeri için var kılan, karşısındakinin kendisiyle kurduğu anlam bağıdır.
Dünyaya gelmek, bir saldırıya uğramaktır .Doğan bebek, havanın ciğerlerine olan saldırısının verdiği acıyla haykırır. Soğuk saldırır bize, sıcak saldırır. Açlığın, hastalığın, korkunun saldırılarını savuşturma yoluyla yaşarız, hayatta kalırız. Yaşıyor olmak, savaşıyor olmaktan başka bir şey değildir .Bir gün son nefesimizi verdiğimizde bize yapılan ilk saldırıyı tamamen püskürtmüş oluruz. Savaş bitmiştir.
şehrin insanı,şehrin insanı, şehrin
kaypak ilgilerin insanı, zarif ihanetlerin
...
şehrin insanı, şehrin insanı, şehrin
bozuk paraların insanı, sivilcelerin.
...
şehrin insanı, şehrin insanı, şehrin
pahalı zevklerin insanı, ucuz cesaretlerin.