Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Günümüzde bir insan yetenekli, nazik ya da zeki olarak tanımlan­dığında, bunun genetiğine ya da çevresinden kaynaklandığına inanılır. Ama eski düşünürler, bir kişinin eski yaşamlarında yaptığı seçimlere bağlı olarak belirli niteliklere sahip olduğunu ya da ol­ madığını düşünmeyi tercih ediyorlardı. Bir kişinin iyi nitelikleri, daha önceki bir yaşamında yaptığı iyi hareketlere bağlanırdı. Diğer taraftan, kötü niteliklere sahip olan bir kişi de eski seçimlerinin bir ürünüydü. Her bir düşüncenin, ke­limenin ya da eylemin ve hatta eylemsizliğin bile kişinin ruhani ilişkilerinde derin etkilere sahip olduğuna inanılıyordu...
Her ne yapmaya çalisiyor olursaniz olun, uzun süreli makul bir çaba önemlidir. insan en başta çok fazla şey yapmak için aşiri derecede çalisip sonra kisa süre içinde hepsinden vazgeçerse ken­dine başarisizlik getirir....
Reklam
Kaybetmekten endişe duyduysa bile, değişim kaçınılmaz ol­duğu için kaybetmek de kaçınılmazdı....
İnsanlar tanrılara ilahi yönlendirme için değil, ya tanrıların ken­dilerine bir iyilik yapmaları ya da, daha sıklıkla, tanrıların onları ra­hat bırakmaları için ibadet ederlerdi.
Tanrı insanları kendi hareketlerinden sorumlu tutar ve bizlere kendisinin yüksek etik davranış standartlarına uymamızı öğretir. Tanrı'nın beklentileri tüm insanlar için geçerlidir, hatta Tanrı ile ile­tişimini kaybetmiş olanlar için bile.
240 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Yaseminler Tüter mi Hala, Alev Alatlı'nın bastırmış olduğu ilk roman. Aynı zamanda Kıbrıs Harekatından kısa zaman sonra yazılmış bir kitap. Alatlı bir konuşmasında kitabı o dönemlerdeki Kıbrıs'ı ve Kıbrıs'ın yaşamış olduğu içler acısı serüveni anlatmak için yazdığından söz eder. Bir tarafta EOKA örgütü diğer tarafta Haçlı bir Papaz
Yaseminler Tüter Mi, Hala?
Yaseminler Tüter Mi, Hala?Alev Alatlı · Kapı Yayınları · 2024411 okunma
Reklam
Dünyadaki beş ana dini geleneğin ötesinde geniş bir inanç ve uygulama denizi yatmaktadır. Bazı dini gruplar gizli tarikatlar ola­rak başladılar ve milyonlarca bağlı takipçisi olan dünya çapındaki inançlara dönüştüler.
Sayfa 229Kitabı okudu
Kaybetmekten endişe duyduysa bile, değişim kaçınılmaz ol­duğu için kaybetmek de kaçınılmazdı.
Sayfa 227Kitabı okudu
Her ne yapmaya çalisiyor olursaniz olun, uzun süreli makul bir çaba önemlidir. insan en başta çok fazla şey yapmak için aşiri derecede çalisip sonra kisa süre içinde hepsinden vazgeçerse ken­dine başarisizlik getirir. -Dalai Lama
Sayfa 225Kitabı okudu
KUDÜS...
Dünyada hiçbir şehir dinler tarihi açısından Kudüs'le yarışamaz.
Reklam
Tutku duyulan şeyler duyuları yönlendirir. Duyular zihne bilgi sunar ve bu şekilde zihnin düşüncelerini etkiler. Zihnin düşün­ celerine akıl yeteneği karar verir. Ve akıl ancak ruh tarafından yönlendirildiğinde başarılı şekilde çalşır. Akıl ve zihin, ruhun yön­ lendirmesini duyacak ve buna uyacak şekilde eğitilebilir. Eğitim, akim ve zihnin daha yüksek bir bilinç seviyesine yükseldiği medi­tasyon şeklinde yapılır...
Krişna şöyle der: "En kötü karmaya sahip olup sürekli olarak benim için meditasyon yapan kişi bile geçmişteki eylemlerinin etkisinden hızla kurtulur. Yüksek ruhlu bir varlık haline gelerek kısa sürede sürekli huzura erişir. Şunu kesin olarak bil: Güvenini bana sunan inanan asla yok olmaz."
Sayfa 183Kitabı okudu
Günümüzde bir insan yetenekli, nazik ya da zeki olarak tanımlan­dığında, bunun genetiğine ya da çevresinden kaynaklandığına inanılır. Ama eski düşünürler, bir kişinin eski yaşamlarında yaptığı seçimlere bağlı olarak belirli niteliklere sahip olduğunu ya da ol­ madığını düşünmeyi tercih ediyorlardı. Bir kişinin iyi nitelikleri, daha önceki bir yaşamında yaptığı iyi hareketlere bağlanırdı. Diğer taraftan, kötü niteliklere sahip olan bir kişi de eski seçimlerinin bir ürünüydü. Her bir düşüncenin, ke­limenin ya da eylemin ve hatta eylemsizliğin bile kişinin ruhani ilişkilerinde derin etkilere sahip olduğuna inanılıyordu.
Sayfa 182Kitabı okudu
Karma yasası insanların ne ekerlerse onu biçecekle­rini söyler. Karma özünde iyi ya da kötü her bir düşüncenin ya da hareketin, insanın bir sonraki yaşamında nasıl doğacağının belir­lenmesinde rol oynayacağını ifade eden bir adalet yasasıdır.
Sayfa 181Kitabı okudu
Bhagavat Gita'nın anlamı "yüce efendinin şarkılarıdır" ve kimi za­man "tapılası olanın şarkısı" olarak da tercüme edilir. 2. ve 3. yüz­ yıllar arasında yazıldığına inanılan Gita, Hint kültürüne ve dinine ait destansı bir şiirdir. Homeres'un şiirleri Yunanlar ve Helenistik kültür için neyse, Gita da Hinduizm için odur. Aynı Homeres'un şiirleri gibi, Gita da büyük bir savaş ile ilgilidir.
Sayfa 177Kitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.