İnsaniz ya huyumuz kurusun başkalarına bakarken hep kendi pencerelerimizden bakarız. Ben olsam höyle yapardım deriz, ben olsam hiç höyle yapmazdım deriz, onu yapardım, bunu yapardım, şunu yapardım deriz, deriz de deriz. Emme acık aralayıp da karşımızdaki insanın penceresinden bakmayı akıl edemeyiz. Acaba onun penceresinden bakınca dünya nasıl görünüyor, bu insan acaba nasıl hissediyor, bu insan acaba nasıl yaşıyor demeyiz. Hemen suçlayacak bir şey ararız sen şunu dedin, şunu demek istedin, höyle yaptın, böyle davrandın.. Kolay tabi de mi ? Kendi penceremizden bakıp geçmek kolay, bakıp geçerken hüküm vermek kolay, yazıklar olsun demek, hay ben senin kalıbına demek kolay, yargılamak kolay. Emme işte o pencere sizin kafanıza geçtimiydi, sizin pencereniz oluverdimiydi bütün bu ben olsam höyle yaparımlar, höyle ederimler yalan olup gider bi tek şey kalır geriye; o da gerçeklerin boğazda bıraktığı acımsı tat.. Şuan gecenin bi vaktinde radyolarının başında beni can kulağıyla dinleyen kim varsa onlara sesleniyom; siz olsaydınız ne yapardınız? İsmayilin yerinde siz olsaydınız bütün bunları siz yaşamış olsaydınız, bu iğneli fıçının içinde ne yapardınız? Ben size deyiverem; şuan hayal ettiğiniz hiç bir şeyi yapamazdınız, sadece yaşardınız, sizin için biçilen neyse onu yaşardınız...
~İsmayilll