Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Kül ateşin koruyucusu, belki de koruyucu iyesi kabul ediliyordu. Külde saklanan, yeniden ateş yakmaya hazır halde saklanan korlara nisbetle, ailede son çocuğa "Kül" adının verildiği sanılmaktadır. "Kül Tigin" ve "Od Çipin" adlarının da son çocuk okdukları inancı ile ad olarak verildikleri ileri sürülmektedir.
Türk inanç tasavvuruna göre, yeri kontrolleri altında tutan iyeler(ruhlar), daha çok geçilmesi güç olan sarp yollarda, dağ bellerinde ve dağ geçitlerinde yaşardı. Yakut Türkleri, bunları aul iççite( yol iyesi) ve attuk iççite(geçit iyesi) gibi adlarla çağırır. Onlara göre bu iyeler, yolları ve geçitleri denetimleri altında tutardı. Dağ geçitlerinden ve dağ bellerinden geçen yolcular, buralarda bir kazaya, bir felakete uğramamak için, yol veya geçit iyelerinin gönüllerini hoş etmek amacıyla bir taş parçasını oraya bırakıp giderlerdi. Sibirya'da bu tür taşlardan oluşan kümeciklere rastlamak olağandır. Bu taş parçaları, oralardan geçenlerin iyeler için bıraktıklarından başka birşey değildir. Yolcu, bunları sunmakla yoldan veya geçitten, bir kazaya uğramadan, bir uğursuzlukla karşılaşmadan geçip gideceğine inanır. Hakkari'de, şoför esnafının sefere çıkarken muhakkak bir odun kütüğünü sadaka olarak attığı "Gülerek Baba" diye bilinen bir yatır vardır; buraya bir parça odun bırakmadan yola çıkan nakliyecilerin işlerinin rast gitmeyeceğine inanılır.
Reklam
Elâzığ-Harput'un güneybatısındaki Dua Dağı'nda eskiden hacı adayları toplu dua ederlerdi.
Kök Türkler, dünyanın dayağı diye tasvir ettikleri ulu dağlara Kadir Kan adını verirlerdi. Bu dağlar, dünyayı ayakta tutan direkler gibi düşünülürdür. Kimi dağlar ise, boylar tarafından kendilerine hususi bir iye veya ata olarak seçilirdi. Anadolu'nun birçok yerinde kutsallığına inanılan "Baba"lı dağlar vardır. Günümüzde Altay dağlarında yaşayan Beltir Türkleri, dağ tepelerinde yaptıkları ayinlerde dağ iyesine/ruhuna ve ata ruhlarına kurban kesmektedirler. Dumlu Baba, Hasan Baba, Ak Baba, Çoban Dede, Parmaksız Sarı Baba, Ankara'daki Hüseyin Gazi, İznik' teki Sancaklar Baba, dağ ve tepeler üzerinde bulunan yatırlar ve ziyaret yerlerine isimlerini vermişlerdir. Doğu Anadolu'nun hemen her yerinde bunu görmek mümkündür. Eski Türkler'in ölen büyüklerini yüksek dağ tepelerine gömmelerinin, Altay dağlarında rastlanılan kurganların çoğunun yüksek dağlarda bulunuş sebebinin bu olduğunu biliyoruz.
Bitlis ve Hakkâri çevresinde, ay tutulması sırasında havaya silahla ateş edilir. Teneke çalış gürültü çıkarılır. Buna benzer pratiği Darende'de görmekteyiz. Orada da ay, tutulduğu zaman teneke çalınır. Çıkarılan bu gürültü ile ayın kendisini tutan kötü iyelerden kurtulacağı inanılır.
Alkarısı ile ilgili bir diğer inancı da Diyarbakır, Muş, Ağrı, Bingöl ve Bitlis çevresinde tespit ettik. Bu tespite göre, kâhin(yani kam), bir dağ başında, çocuklara ve loğusalara zarar vermemesi için Alkarısı ile mücadeleye girişmiştir. Loğusa kadın, Alkarısı ile mücadele eden kâhinin üzerinde bulunan kuş, çivi veya diğer eşya sembollere benzer bir nesneyi taşırsa, kendini onun şerrinden korurmuş.
Reklam
Hakkâri'de Al basmasın diye, yorgana iğne batırılır. Ayrıca loğusa yatağı yanına, kırkı çıkıncaya kadar süpürge bırakılır. Böyle yapılırsa, o kişiye Alkarası'nın basmayacağı inanılır.
552 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
38 günde okudu
GELENEK, GÖRENEK, ŞAMAN ve ŞİFACILARLA İLGİLİ BİR İNCELEME
Kitabın adı, "Doğu Anadolu'da Eski Türk Adetleri" olsa da aslında tam bir Tük adetleri kitabı. Bu adetlerin hemen tümünü gündelik hayatta hergün yaşamış, şahit olmuş biri olarak kitap beni ayrıca etkiledi. Benim için kitabın en ilginç yönü Hakkari, Mardin, Siirt gibi yerlerle adetlerimizin birebir örtüşmesi oldu. Bu iki açıdan
Doğu Anadolu'da Eski Türk İnançlarının İzleri
Doğu Anadolu'da Eski Türk İnançlarının İzleriYaşar Kalafat · Berikan Yayınları · 201010 okunma
Kısmet açmak
Muş'ta evlenme çağı geçen kız, kısmetinin bağlı olduğuna inanır. Eğer bu kız, arka arkaya üç çarşamba bir oklava alıp, oklavayı ata biner gibi iki bacağı arasına alarak minareye çıkar ve orada şerefeden üç kere "Kırnağınız ve adetiniz batsın it babaliler" diye devir yaparsa, o kızın kısmeti hemen açılır ve istemeye gelirler diye İnanılır.
Sayfa 170 - Babil YayınlarıKitabı okudu
Sivas Zara'da
Ölen kişiyi yıkarken yatağını da toplayıp yerine taş koyarlar. Bunun koruyucu bir tedbir olarak yapıldığı anlaşılmaktadır. Amaç kötü ruhların - cinlerin yapacağı herhangi bir kötülüğü engellemek, ruhun tekrar yatağına dönerek evdekileri korkutmasını veya taciz etmesini önlemektir Ata kültürüne bağlı eski inançlarımızın kalıntısıdır.
Sayfa 82 - Babil YayınlarıKitabı okudu
170 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.