Başkalarıyla meşgul olup kendime zaman ayıramadığım bir süreçte başladım bu kitaba. Kendimle meşgul olmak yolunda ilk adımı da önceleri var olan kitap yorumu yazdığım deftere tekrar başlamakla attım. Buraya da kısaca özet geçeyim dedim.
Kendisiyle meşgul olmak isteyenler için doğru bir kitap. Zira Dücane Cündioğlu, düşünen okurunu da düşündüren son derece donanımlı bir yazar. Eserin kapağında deneme yazıyor ancak bana göre sohbet bu kitabın türü. Yazar sıklıkla sizi düşünmeye davet ediyor, size sorular soruyor ve cevaplar dahi veriyor. Bir nevi kendiyle tekellüm, bir nevi okuyucuyla sohbet.Ara ara bazı kavramlar üzerinde düşünmeme vesile oldu bu eser. Sözgelimi "hakikat, herkesleşmek, kendin olmak, bilgelik" gibi mefhumların...
Yazarın dili oldukça sanatlı ve bazılarına ağır gelebilecek bir dil. Kelimeler üzerinde düşünen, kelimelerle oynayan ve dile hakim bir yazar. Yabancı kelimelerin yoğun kullanıldığı metinleri pek sevmesem de yavaş yavaş alıştım kitaba. Zaten yazar, herkesleşmek üzerine yazdığı pasajlarda herkesin okuduğu kitap, herkesin anladığı sözcükler ve herkesin konuştuğu kelimelerden dem vurarak yazılarını "herkes" için yazmadığını açıkça belirtiyor.
Kitapta yazım ve noktalama yanlışları yer yer gözüme çarpsa da içeriğin kalitesinden üzerinde fazla durmadım bir süre sonra. Aslında duramadım demeliyim. Okurken bazı yerleri tekrar tekrar okumaktan, düşünmekten... Bunun dışında bakış açısı oluşturabilecek bir kitap. Bu tip kitaplar, zihin süzgecinde demlendikten sonra kendini belli eder. Hayatımda ve zihin dünyamda sıklıkla ithafta bulunacağım bir yazar.