Son ada…Bir başkaldırının,aynı zamanda bir yitirişin de hikayesi.Burası huzuru seçen insanların ülkesiyken nasıl oldu da birbirini tanımayan,birbirine arka çıkmayan,herkesin 3 maymunu oynadığı bir yer haline büründü? Hep o ‘köpekbalığı’nın yüzünden..Huzurdan ve martıdan korkan bir ‘köpekbalığı’ düşünün!Neyse ki sonu istediğim gibi oldu da içim rahatladı diyebilirim.Eminim okurken siz de benimle aynı düşüncelere kapılacaksınız.Bazı yerlerde tabiri caizse kitabı(aslında içindeki olaylara olan sinirim bu)kaldırıp atasım geldi,”köpekbalığını” öldüresim,ona küfredesim* geldi diyebilirim ancak olaylar sizi öyle içine çekiyor ki bırakamıyorsunuz:) Süssüz,akıcı,yalın anlatımıyla tek solukta okuduğum ilk Livaneli romanı.Mutlaka okuyun.
Son olarak yazıyı Puşkin’in dizeleriyle bitirelim:
“Yasak tanımaz rüzgâr
Zincir vurulamaz martıya
Bir de insan kalbine.”
Kırın zincirlerinizi ve martılarla sohbet edin.Ve yeryüzündeki her bir toprak parçasına barış gelmesi dileğiyle:)Sevgiyle kalın..