Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Eda

“Ne annem ne de babam dindardı. İkisinin de namaz kılıp oruç tuttuklarını hiç görmemiştim. Cumhuriyet’in ilk yıllarında yetişmiş pek çok evli çift gibi, dine saygısız değil ilgisizdiler yalnızca ve laik bir cumhuriyetçilikle açıklarlardı. Buna rağmen Nişantaşlı, laik pek çok burjuva aile gibi bizimkiler de, her Kurban Bayramı’nda bir koyun kestirir ve kurban etini gerektiği gibi yoksullara dağıtırlardı.”
Reklam
“Ama Allah’a o kadar inanıyor ve onu o kadar çok seviyor ki, sonunda kendisine Allah’tan hiçbir kötülük gelmeyeceğini hissediyor… Birisini çok çok seversek, onun için en kıymetli şeyimizi verirsek, ondan bize bir kötülük gelmeyeceğini biliriz. Kurban budur.”
“Bana yalan söylemeni isterdim aslında… Çünkü insan ancak kaybetmekten çok korktuğu bir şey için yalan söyler.” “Senin için yalan söylüyorum elbette… Ama sana yalan söylemiyorum. Ama istiyorsan, bundan sonra onu da yaparım.”

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
“Öte yandan Sibel beni terk edip giderse, hayata devam edemeyeceğimi, aklımı kaçıracağımı hissediyordum. Aslında “hemen evlenelim” demeliydim ona. Toplumumuzu ayakta tutan pek çok sağlam evlilik bu tür fırtınalı ve mutsuz aşkları unutmak için yapılmıştır.”
Sayfa 182Kitabı okudu
“Aşk acısından kurtulsun diye Avrupa’ya yollanan hülyalı genç kozlar gibi, ben hem kederle hem de iyileşme umuduyla bavullarımı yaparken, Sibel’in “Bunları al,” diyerek bavuluma koyduğu kuşluk çorapların, tedavimin çok uzun sürebileceğini bana acıyla düşündürdüğünü hatırlıyorum.”
Sayfa 183Kitabı okudu
Reklam
“Yani sana göre suçluyum, öyle mi ?” dedim. Konuyu uzattığım için kısa sürede pişman olacağımı bile bile devam ettim. “Bekâret hâlâ bu kadar önemliyse, niye o kadar Avrupailik ve modernlik pozu yapıyoruz? Bari dürüst olalım,” dedim. “Herkes dürüst… Senin yanıldığın şey, bekâreti kendi meselen sanman. Senin için, benim için önemli değiş belki… Ama ne kadar Avrupai ve modern olursa olsun, bu konu bu ülkede, tabii ki bir kız için çok önemli.”
Sayfa 392Kitabı okudu
“Romandaki ilk hedefim müze değil, aşk dediğimiz karmaşık, psikolojik, kültürel, antropolojik şeyi soğukkanlılıkla anlatmaktı. Aşkı yüksek bir yere koyup, sevilen şarkılarda yazıldığı gibi, “Aman ne güzel bir duygu!” demek istemiyordum. Bu duyguyu -tıpkı bir trafik kazası gibi- hayatta başımıza gelem ve çoğu zaman bize istediğimiz kadar acı veren bir şey olarak anlatmak istiyordum. Masumiyet Müzesi yer şeyden önce aşk halkında bir düşünmedir.”
Sayfa 500Kitabı okudu
“Bizim toplumumuzda, çalışmak için çalışmayı seven sınıflar hangileridir ? Tarlaları üzerinde eğilmiş çalışan toprak şahibi köylüler ve dükkanlarına çöreklenmiş küçük burjuvalar yer altı dehlizlerinde dolaşan köstebeğe benzerler ve asla dikilip şöyle bir doğrulup doğayı doyasıya seyretmezler.”
“Hanife Hanım’la oğlu Aziz konuğa Eşekli Kütüphaneci’yi anlatıyorlar. Mustafa Bey sözün kendi üstüne toplanmasından hoşlanmayanlar soyundandır.”
“Şimdi Gülseren ve Ruşen Budak, hayatın garip cilvelerine örnek olacak bir şekilde, Türkiye’de CHP saflarında Sarp Kuray ile birlikteler.”
Sayfa 221Kitabı okudu
Reklam
“Kendi ailemi [Eşinden “ailem” diye bahsederdi.] düşündürdün bana.
Sayfa 179Kitabı okudu
“İşsizdim. Dönemin devrimci ve “Doğulu” avukatlarından biri olan Ali Yaşar, yakın arkadaşımızdı. Yazıhanesinde bana küçük bir yer vermişti. Orada birkaç küçük firmanın muhasebesini tutuyor ve bu yolla geçinmeye çalışıyordum. Yıllar sonra, 2017 yakında bir gazetede Ali Yaşar’ın ölüm ilanını okuduğumda cenazesinin, Karacaahmet Cemevi’nden kaldırılacağını görmüştüm. Demek ki dostumuz, devrimcilerin avukatı Ali Yaşar, Alevi imiş. Ne Kürtlüğünü ne de Aleviliğini hiç gündeme getirmemişti Ali Yaşar. Birler de sormamıştık büyük ihtimalle. O dönemin bilinci bu düzeydeydi.”
Sayfa 136Kitabı okudu
“Zira kusur kumaştaydı, terzide değil.”
Sayfa 115Kitabı okudu
“Kışın daha da yalnız oluruz. Yazın ben kendimi hiç yalnız hissetmem. Onun sayesinde. O hep yanımdadır. Kimseye görünmeden bana hep eşlik eder. Yanımdan hiç ayrılmaz. Yürürken yanımdadır, koşarken yanımdadır, ben durunca o da durur. Bir kötü özelliği var ne yazık ki, Gölgem konuşamıyor.”
Sayfa 129Kitabı okudu
“Sağır oldum, insanların söylediklerini duyamıyorum. Audica’da kulaklarıma işitme cihazı taktılar. Hala duymuyorum. Normal aslında bu durum, çünkü bana bir şey söyleyen yok.”
Sayfa 128Kitabı okudu
138 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.