Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Kadınlar da küçük kızlar olmaktan vazgeçmez.
“Babaların hiçbir zaman çocuklarına armağan verdiklerine inanmıyorum; onları kendileri için satın alıyorlar! Erkekler daima çocuk kalır.”
Kadınlar hepimizin eğitmeni değil midir? Hepsi kaba olan ve yol yordam bilmeyen erkeklere toplum içinde nasıl davranmak gerektiğini onlar öğretmezler mi?
Reklam
… “Bakın, size bir şey söyleyeyim,” dedi “binlerce kadın gördüm, yalnızca iki tip vardır: Sıkıcı olanlar ve çılgın olanlar.”
Sen seversin/ sana çok yakışır diye …
Kadınlar erkeklerden armağan aldıklarında… yalnızca memnun olurlar ya da gururları okşanır. Erkekler çoğu zaman utanç duyarlar.
Üç yüzyıl önce, o zaman yaşlı bir adam olan ünlü şair Jean de La Fontaine’e hiç evlenmeyi düşünmediği mi sorulur: “Bazen,” diye yanıtlamıştır, “sabahleyin.”
Anne, kızında ya da dolaylı olarak oğlunda, bir zamanlar kendisi için beslediği tüm arzuların gerçekleşmesini umar. Bu umutlar ortalama babada da vardır ama yoğunlukları ya da kalıcılıkları annede olduğu kadar değildir.
Reklam
Bir kadın bir erkeği çocuğunun müstakbel babası olarak düşünmekten hoşlandığı zaman bu, kadının erkeğe olan aşkının ya da büyük hayranlığının hemen hemen her zaman kesin bir kanıtıdır.
" Aşk, sevgililik bunlar geçici heveslerdir ama güven üzerine kurulmuş bir dostluk bunlardan çok daha önemlidir."
57. Alay
Çanakkale Savaşları üstüne onlarca komutanın ayrıntılı hatıraları 50 yıldır önümüzde dururken, Çanakkale üzerine bir film ve tiyatro yapılmayışı, utancımızdır. Tarihimizin en eşsiz sayfasını oluşturan 57. Alayın isminin tek bir sokak ve caddeye verilmeyişi de ayrı bir utanç.
Aşk bile, sevda bile iki insanın birlikte olabilmelerinin olanaksızlığı üzerine kurulmalıdır öyle mi?
Sayfa 40 - Kırmızı Kedi Yayınevi, 7.Basım, NE MUTLU TÜRK ÜM DİYENE!Kitabı okudu
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.