Yanan ile yakılanın da, yandıran ile yakanın da hep bir olduğunu o gün fark ettim. Herkes kendi kaderini yalnız başına yaşıyordu ve ömür bir yanıştan ibaretti. Aşklarını bir gömlek daha yükseltebilmek için kalplerini kor alevlerde yakacaklardı.
"Sevgili Leylâ!" dedim içimden "Yalnızca senin aşkınla yaşayacağım yeni bir hayat başlayacak az sonra! Aç kucağını bana ve derin bir barbarlık içine gömülmekte olan dünyada beni teselli et!"
"Olmuş o kadar halk-ı cihân mekirde üstâd
Kim sabıka-i şöhret-i şeytan unutulmuş"
Nâbi
"İnsanlar hile ve üçkâğıtçılıkta o kadar ustalaşmışlar ki şeytanın bu konudaki şöhreti unutulup gitmiş."