Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Elif Karaöz

Kırılganlığı ideal bir kırılmazlığın, ya da başka bir deyişle hiçbir açıklıkla tanımlanmayan, kapalı, bütünlüklü ve otonom bir egemen öznelliğin karşısına yerleştirmek, onun kaçınılamaz bir hakikat olduğunu, Öteki’ne açıklığın kapatılamaz bir açıklık olduğunu perdeleme çabasından başka bir şey değildir.
Reklam
Öteki herkes, sizden daha iyi gibi görünür çünkü uzaktan çatlakları göremezsiniz.
Elif Karaöz
Bir kitabı okumaya başladı
Vulnus
VulnusGamze Hakverdi
8.4/10 · 67 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Neden buradayım. Herkesin uzağındayım. Hiçbir tanıdığım olmayan bu kentte, bu ülkedeyim. Yorgunum. Yorgun olmasam daha kötü. Ama neden buradayım. Sözcükleri art arda dizebilmek için mi, kendi sınırlarımı zorlamak için mi, yoksa böyle bir yolculuğun sonunda yorgunluktan herhangi bir otelde yığılıp kalmak için mi.. Tanınmadığın bir kentte ne denli isterdin yitip gitmeyi... ama öyle kolay değil. Henüz rüzgarlara doydun mu. Sor kendine...henüz bulutlara doydun mu. Yeterince haykırabildin mi henüz.
Sayfa 62
Bir yüksekliğin, bir başıma olduğum bir yüksekliğin en ucundayım. İnemiyorum. Yaşayamıyorum. Ölemiyorum.
Sayfa 48
Reklam
Nice istasyonlarda, nice limanlarda, havaalanlarında durakladım. Her gidenle gitmek istedim. Her yolculuğa çıkmak. Hiçbir yere gitmesem de, sürekli yolculuklarda olduğumu algılamakta geç kalmadım. Ama genç yaşlarda, henüz bana, yaşamı yaşanır kılan bu duyguya varmadan önce, gidememek, derin, derin, derin bir acıydı.
Sayfa 39
Uğraştığı işle, çıktığı gezilerle, oturduğu insanlarla, gittiği kahvelerle, aradığı arkadaşlarıyla ya da herhangi bir hareketliliğiyle yaşayan bir insan değilsin. Tersine, her davranışında gene kendini yaşıyorsun, bir yolculuğa çıkmak için de bu nedenle karar veremiyorsun. Nasılsa gittiğin her yerde kendinsin.
Sayfa 27
Artık gitmeyeceğim. Nereden geldiğim sorusunu yanıtlamak istemiyorum. Hiçbir yerden gelmiyorum. Kendimden başka.
Sayfa 27
Oblomov: kurulmamıș olduğu için duran bir saat
İlya İlyiç zahmet çekmeden, can çekișmeden, kurulmamıș olduğu için duran bir saat gibi bitivermiști...
Sayfa 610Kitabı okudu
Zekâsına pek fazla güvenmiș, çevresine basit bir ruhla bakıp dosdoğru yürümekle hayatının bir halı gibi ayaklarının altına serileceğini sanmıștı. Kimseyi suçlamaya da hakkı yoktu. Bütün suç kendinde idi.
Sayfa 520Kitabı okudu
Reklam
Sen bașka türlüsün, Andrey; kanatların var senin, yașamıyor, uçuyorsun. Yeteneğin, ihtirasın var.
Sayfa 493Kitabı okudu
Hiçbir șey beklemiyor, hiçbir yere girmek istemiyor, her istediğini bulmuș gibi yașıyordu.
Sayfa 484Kitabı okudu
Duvak, portakal çiçekleri, așk... Bunlar güzel ama para nerede? Ey așkın meșru ve temiz mutluluğu! Demek seni de satın almak gerek?
Sayfa 404Kitabı okudu
Oblomov yüksek sesle kendi kendine: - Bu nasıl iștir? dedi. Demek așk da geçiyor. Bense öyle sanıyordum ki âșıkların hayatı sıcak bir öğle vakti gibi rüzgârsız, hareketsizdir. Halbuki sevgide de rahat yok. O da değișiyor, durmadan değișiyor... Bütün hayat gibi.
Sayfa 325Kitabı okudu
- Niçin böyle dertlisiniz? - Bilmem ki, Olga Sergeyevna. Mutlu olmama da neden yok; nasıl olayım? - Çalıșın, insanlarla daha fazla düșüp kalkın. - İnsanın bir gayesi olmalı ki, çalıșsın. Benim gayem ne? Hiçbir șey. - Gaye yașamak. - İnsan niçin yașadığını bilmezse günü gününe yașamakla kalıyor; günün geçmesini, gecenin gelmesini beklemekten bașka zevki olmuyor. Bugün nasıl yașadım, sorusuna cevap vermeden uykuya dalıyor, ertesi gün gene aynı hayat.
Sayfa 286Kitabı okudu
185 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.