Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Züleyha

Züleyha
@elifzuleyha
Güzel Sanatlar Fakültesi
45 okur puanı
Mart 2020 tarihinde katıldı
"Benim burada ne işim var?" diye düşündüğünüz oldu mu hiç? Bir labirentin içindeymişsiniz ve kaybolduğunuzdan eminmişsiniz de, her bir dönemeci kendiniz yarattığınız için bu tamamıyla sizin suçunuzmuş gibi hissettiğiniz? Üstelik dışarı çıkmanızı sağlayacak birçok yol olduğunu da biliyorsunuz çünkü labirentten çıkmayı başarmış, dışarıda gülüşüp oynayan insanların seslerini duyuyorsunuz. Çalı çitlerin arasından arada bir görüyorsunuz onları. Yaprakların arasından gelip geçen şekiller halinde. Öyle mutlu görünüyorlar ki onlara değil, bu işi onlar gibi yapamadığınız İçin kendinize kızgınsınız. Oldu mu hiç? Yoksa bu labirentte kalan bir tek ben miyim? Not: Kedim öldü de.
Reklam
Körlük kitabında karakterlerin neden adı yok diye merak ederken sayfa 292'de yazarın ilk köre verdiği"Körler ada ihtiyaç duymaz, ben bu sesim, gerisinin bir önemi yok" yanıtını görünce yapboz parçaları kafamda oturdu
Ne hasta bekler sabahı, Ne taze ölüyü mezar. Ne de şeytan, bir günahı, Seni beklediğim kadar. Geçti istemem gelmeni, Yokluğunda buldum seni; Bırak vehmimde gölgeni Gelme, artık neye yarar?
Necip Fazıl Kısakürek
Necip Fazıl Kısakürek

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
6 Haziran 1973 Pırıl pırıl bir yaz günüydü Aydınlıktı, güzeldi dünya Bir adam düştü o gün Galata Kulesi’nden Kendini bir anda bıraktı boşluğa Ömrünün baharında Bütün umutlarıyla birlikte Paramparça oldu
Uykuların kaçar geceleri, Bir türlü sabah olmayı bilmez, Dikilir gözlerin tavanda bir noktaya Deli eden uğultudur başlar kulaklarında, Ne çarşaf halden anlar, ne yastık Girmez pencerelerden beklediğin aydınlık, Kapanır yatağına çaresizliğine ağlarsın, Onun unutamadığın hayali, Sigaradan derin bir nefes çekmişçesine dolar içine, Sevmek ne imiş bir
Reklam
Gerilir zorlu bir yay Oku fırlatmak için; Gece gökte doğar ay Yükselip batmak için. Mecnun inler, kanını Leylâ'ya katmak için. Cilve yapar sevgili Gönül kanatmak için. Şair neden gam çeker? Şiir yaratmak için. Dağda niçin bağrılır? Feleğe çatmak için. Açılır tatlı güller Arılar tatmak için. Göğse çiçek takılır Solunca atmak için. Tanrı kızlar yaratmış Erlere satmak için. İnsan büyür beşikte Mezarda yatmak için. Ve....... Kahramanlar can verir Yurdu yaşatmak için...
İnsanların çoğu kaybetmekten korktuğu için,sevmekten korkuyor. Sevilmekten korkuyor, kendisini sevilmeye layık görmediği için. Düşünmekten korkuyor, sorumluluk getireceği için. Konuşmaktan korkuyor, eleştirilmekten korktuğu için. Duygularını ifade etmekten korkuyor, reddedilmekten korktuğu için. Yaşlanmaktan korkuyor, gençliğinin kıymetini bilmediği için. Unutulmaktan korkuyor, dünyaya iyi bir şey vermediği için. Ve ölmekten korkuyor aslında yaşamayı bilmediği için. ~Shakespeare
Freud güzel izah etmiş: "Olgunlaştıkça kimseyle uğraşasın gelmiyor. Kendini yetiştirememiş insanlardan uzaklaşıyorsun. Seni hasta edecek insanlarla birlikte olmaktan vazgeçiyorsun."
"Kutsal kitabı okumuş olsaydın bir şey dikkatini çekerdi.Tanrı önce Adem'i yarattı sonra da cenneti daha sonra Adem'i cennete koydu.Adem cennette olmasına şaşmıştı, bu ona doğal gelmemişti değil mi?Havva'nın durumu başkaydı, o Adem'den sonra yaratildi.Cennette yaratıldı, cennetin yerlisi.Sonra ikisi de cennetten kovulduklarında,Bu Adem ve Havva için aynı şey değildi. Adem ilk çıkış noktasına geri dönüyordu Havva ise tersine doğduğu topraktan sürülmüştü.Eğer bunu unutursanız,Kadınlardan yana hiçbir şey anlamazsınız Kadınlar cennetin sürgünleridir, tümü... ~Meteorlar, Michel Tournier
terk ediyorlar hiçbir şey yaşanmamış gibi geri dönüyorlar terk edip gitmemişler gibi
Reklam
4 NİSAN 1953 — Alo Dumlu. — Evet, Dumlu. — Ben Üsteğmen Suat Tezcan. — Evet, efendim ben Selami. — Selami nasılsınız, biz geldik, şimdi bana durumu anlat. — Efendim dizellerden yara aldık, manevra dairesinde yangın çıktı, bataryayı sıfıra alarak kıç torpido dairesine geçtik, şimdi manevra dairesi su ile dolu. — Kaç kişisiniz orada? — 22 kişiyiz. —
"Biliyor musunuz, kendimi sürekli ihmal etmişim."
Doğan Cüceloğlu
Doğan Cüceloğlu
Geceyi seyrede seyrede öğrendim ki; ışık insanın kendi içinde yanmıyorsa, yüzüne vurmuyor. -Şükrü Erbaş
Her şeyi iyi yanından görmeyi kim öğretti bize? Acıyı görmeyen insan, umutsuzluğu yaşamayan, iliklerine dek kederin işleyip yaralamadığı bir insan,mutluluktan, umuttan, sevinçten ne anlar? Göğü görmeden, denizi görmeden maviyi anlamaya benzemez mi bu? Bir güz düşünün ki Ömür hanım, ilkyazı olmamış, yazı yaşanmamış,böyle bir güzün hüznü hüzün müdür? Başlamanın bir anlamı varsa bitişi göze almak, bitişin bir anlamı varsa başlangıcı olmak değil midir? Yaşamı düz bir çizgide tutmak tükenmektir. Yaşamak zorunda olduğumuz şunca yılı aykırı uçlar arasında gezdirip geçirmedikçe, alışkanlıkların sınırlarını aşmadıkça zaman zaman, yaşamak nasıl yenilik olur tükenmek değil de?
Şükrü Erbaş
Şükrü Erbaş
78 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.